Ablasyon anormal kalp ritmini düzeltmek amaçlı anormal elektrik sinyallerini engeleyerek, ortadan kaldırmaya yönelik uygulanan bir prosedürdür. Özellikle kalp çarpıntısı ve kalpte meydana gelen ritim bozuklukları hem günlük yaşamı hem de kişinin geleceğini tehlikeye atan durumlardandır. Hem kalp çarpıntısı hem de ritim bozukluklarını iyileştirmek için birtakım tedavi yöntemlerine başvurulur. Bu yöntemlerden biri ablasyon tedavisidir. Ablasyon tedavisiyle kalpteki ritim bozukluklarının tedavi edilmesi ve iyileştirilmesi amaçlanır.
Ablasyon Nedir?
Kelime anlamı, “yok etme ve yakma” olan ablasyon, tedavi olarak anormal kalp ritimlerine neden olan küçük bir kalp dokusuna ya da meme ve tiroid kanserlerinde uygulanan, radyo frekansı enerjisi ya da dondurma yönteminin kullanıldığı minimal invaziv prosedürdür. Bu işlem ile kalbin düzensiz veya anormal ritim yaratması engellenir.
EPS olarak adlandırılan elektrofizyolojik çalışmanın ikinci aşaması olan ablasyon tedavisinin en büyük avantajı olarak kişinin kalbinde büyük oranda iyileşmesinin sağlanması olarak görülür.
Ablasyon Türleri Nelerdir?
Kalpteki ritim bozuklukları ve düzensizlikleri iyileştirmeyi amaçlayan ablasyon tedavisi kendi içinde farklı türleri olan bir tedavi uygulamasıdır.
Ablasyon türleri şu şekildedir:
Kateter ablasyon
Kalp dokusuna sıcak veya soğuk enerji vererek kalp ritmini düzenlemeyi amaçlayan kateter ablasyon aynı zamanda en yaygın ablasyon çeşididir.
Cerrahi ablasyon
Elektrik sinyallerini bloke eden yara izlerini oluşturmak için yine sıcak veya soğuk enerji yöntemiyle uygulanan ablasyon türüne cerrahi ablasyon adı verilir.
Hibrit cerrahi / Kateter ablasyonu
Kişinin açık kalp ameliyatına ihtiyacı yoksa, kalp cerrahları bazı durumlarda mini labirent adı verilen hibrit bir prosedür uygulayabilir. Bu uygulama hibrit cerrahi / kateter ablasyonu olarak adlandırılır.
Ablasyon Tedavisi Nasıl Yapılır?
Ablasyon tedavisinde kan damarlarına, kateter olarak bilinen ince, esnek bir tüp yerleştirilir ve aritmiye neden olan hedefe doğru kalbe yönlendirilir. Buradaki doku ısı (radyofrekans ablasyon), soğuk (kriyoablasyon), lazer veya kimyasal gibi bir dizi farklı teknik ile yok edilir. Uygulanan bu işlemler ile kalbin düzensiz veya anormal ritimler oluşturması engellenir.
Özellikle sıcak ablasyon uygulamasında, hasarlı bölge radyofrekans enerji olarak adlandırılan radyo dalgaları ile ısıtılır. Derece olarak 50 – 70 derece arasında ısıya maruz kalan bölge, işlevini tamamen kaybeder ve aritmiyle birlikte çarpıntıya yol açan kısım böylece tam ve kalıcı bir şekilde ortadan kaldırılır ve iyileşme gerçekleşir.
Ablasyon Faydaları Nelerdir?
Ablasyon tedavisinin en büyük faydası ve avantajı ilaçla kontrol altına alınamayan kalp ritim bozukluklarının büyük oranda iyileştirmesidir. Daha az risk barındıran minimal invaziv yöntemiyle yapılan ablasyon tedavisini birçok insanın yaptırabileceği gibi başarı oranı yüksek bir tedavi yöntemi olmasının yanı sıra kalp ritmini normale döndürür ve kişinin ilaç kullanma ihtiyacını ortadan kaldırır.
Ablasyon Hangi Hastalıkları Tedavi Eder?
İlaçla kontrol altına alınamayan ve iyileşme göstermeyen kalp rahatsızlıklarını ve ritim bozukluğunu tedavi eden ablasyon, aşağıda yer alan hastalıkların tedavisinde uygulanır.
Atriyal fibrilasyon (Afib)
Afib olarak bilinen atriyal fibrilasyon, kalp ablasyonunun en yaygın nedeni olarak kabul edilir. Ablasyon tedavisi sayesinde atriyal fibrilasyonun neden olabileceği kan pıhtısı oluşturma ve pıhtının beyine gitmesi sonucu oluşabilecek felç riskini düşürür.
Atriyal çarpıntı
Atriyal çarpıntı kişide normalden daha hızlı bir şekilde kalp atış hızına ulaşılması demektir. Afib gibi kan pıhtısı ve felç riski barındırır. Ablasyon tedavisine başvurarak bu sorunların önüne geçilmesi amaçlanır.
Supraventriküler taşikardi
Dakikada 300’e ulaşan kalp atışları supraventriküler taşikardi olarak bilinir ve kalbin çok hızlı atmasına sebebiyet verir. Bu durum kalp hasarı ve birtakım semptomlara neden olabilir.
Ventriküler taşikardi
Kalbin çok hızlı atmasına, kanın vücuda dolmasına ve pompalanması için yeterli zaman tanımaması durumu ventriküler taşikardidir. Bu sorun kan basıncında tehlikeli bir düşüşe yol açabilir.
Ablasyon Riskleri Var mıdır?
Özellikle cerrahi ablasyonun vücutta meydana getirebileceği bazı yan etki ve riskler söz konusu olabilir ancak bu durumun ablasyon tedavisi uygulanan her insanda yaşanacağının garantisi yoktur.
Ablasyon tedavisi aşağıdaki risklerin yaşanmasına sebebiyet verebilir:
- Kan pıhtıları
- Kateter damarda hasar
- Akciğer ve kalp arasında kan taşıyan damarların daralması
- Enfeksiyon veya kanama
- Nadiren inme ve kalp krizi
Ablasyon Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
Ablasyon işlemi ne demek?
Ablasyon, özet olarak kalp ritim bozukluklarının düzenlenmesi için uygulanan ve büyük oranda başarı sağlanan bir tedavi yöntemidir.
Ablasyon yapılırken hasta uyutulur mu?
Ablasyon yapılacak kişideki ritim bozukluğunun seviyesine göre ablasyon işlemi sırasında hasta, “sedasyon” adı verilen uyutma tekniği uygulanarak hafif uyku durumuna geçirilir.
Ablasyon sonrası iyileşme süresi nedir?
Ablasyon tedavisi sonrası kişinin ne zaman iyileşeceği hangi ablasyon türünün uygulandığına bağlı olarak değişebilir. Tedavinin çeşidine göre birkaç gün, birkaç hafta veya birkaç ayı bulabilir.
Ablasyon sonrası hala aritmi yaşanır mı?
Ablasyon sonra kişide kalp ritmi düzensizliği hala devam edebilir. İyileşme yaşanana kadar doktor tarafından anti-aritmi ilaçların kullanımı önerilir.
Kalp ablasyon işlemi sonrası nelere dikkat etmeli?
Uygulanan prosedüre bağlı olarak değişkenlik göstermekle birlikte, ablasyon prosedürü sonrasında tedavi sonrasında en az 2 hafta ağırlık kaldırmak gibi yoğun egzersizlerin uygulanmamalı ve dinlenilmeli, eğer kasıklarınıza yerleştirildiyse ilk birkaç gün merdiven çıkmamaya özen gösterilmelidir.
Memorial Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.
Güncelleme Tarihi : 7 Haziran 2024
Yayınlanma Tarihi: 19 Temmuz 2023
Sağlık kütüphanesi içeriklerimiz yalnızca bilgilendirme amaçlı ve kayıt tarihindeki bilimsel verilerle hazırlanmıştır. Sağlığınızla ilgili tüm sorularınız, endişeleriniz, teşhis veya tedavi için mutlaka doktorunuza veya sağlık kuruluşuna başvurunuz.