Baş Ağrısının Nedeni Yüzde Oluşan Tümörler Olabilir

Sinsice büyüyüp ağrıya yol açabilir

İyi huylu ve yavaş büyüyen bir kemik tümörü olan ‘frontal sinüs osteomu’, genellikle rastlantısal şekilde ortaya çıkar. Yüz bölgesinde sinüslerin içerisinde yer alan ve küçük olan bu yapılar, herhangi bir belirti vermeden yavaş yavaş büyüyebilir. Düzenli olarak takip edilmelerine rağmen bazı durumlarda ise yapılarına göre daha hızlı büyüyerek sinüsü tamamen doldurabilir. Tümör, sinüste bulunan dokulara da baskı yaparak şiddetli baş ağrısına ve yüzde şekil bozukluklarına yol açabilir. Bu durumda tümörün cerrahi ile çıkarılması gereklidir.

Genetik yatkınlık ve çevresel nedenler etkili

Kemik dokusu içinde gelişen osteomların genel olarak oluşumlarının nedeni bilinmemektedir. Genetik yatkınlığa bağlı olarak ya da geçirilen sinüs ameliyatları sonrası, travmalar ve kronik hale gelen enfeksiyon gibi bazı sendromlarla birlikte ortaya çıktığı düşünülmektedir. Tümörün iyi ya da kötü huylu oluşu, patoloji sonucunda anlaşılmaktadır. Kötü huylu osteomların nüksetme ihtimali yüksek olduğundan tedavinin, tümörün özelliğine göre belirlenmesi büyük önem taşır.

Baş ağrısına ve görme kaybına neden olabilir

Osteomlar cinsiyet gözetmeden ortaya çıkar ve toplumda ender sıklıkta görülmektedir. Tümör çok büyüdüğünde belirtiler ortaya çıkar ve o sırada hastalığın varlığı tespit edilebilir. Büyüyen tümörler yüzde asimetri bozukluğuna, çevre dokulara baskı yaparak şiddetli baş ağrılarına ve sinüs içerisine yayılarak burundan nefes almada güçlüğe neden olabilir. Osteomlar bazı hastalıkların gelişmesinin de en önemli nedenleri arasındadır. Örneğin; beyin dokusu içerisine yerleşirse enfeksiyona bağlı menenjite, beyne hava girişine ve görme kaybına zemin hazırlayabilir.

Ameliyat ile tedavisi mümkün

Osmeom büyüyüp çevre dokulara zarar vermeye başladığında cerrahi olarak çıkarılarak tedavi edilmelidir. Tümörün büyüklüğüne ve bulunduğu yere göre uygulanacak ameliyat seçenekleri değişir. Büyük ve çevre dokulara zarar vermeye başlamış olan bir tümörün herhangi bir komplikasyona yol açmadan çıkarılabilmesi, bu konuda tecrübeli cerrahi ekip ve merkezlerde uygulanabilecek özellikli ameliyatlar gerektirir. Her hasta için değişmekle birlikte ve tümörün çevre dokulara zarar vermeden çıkarılması halinde hastalar ortalama bir hafta içinde sosyal yaşamlarına geri dönebilir. Çok büyük tümörlerde cerrahi sonrası iyileşme süresi uzayabilir.  

Memorial Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.