Toplumda kadınlara oranla erkeklerde daha sık görülen kalp krizi çevresel ve edinsel pek çok faktör kaynaklı ortaya çıkabiliyor. Atardamarlarda plak oluşmasıyla görülen damar sertliği kalp damar tıkanıklığı, kalp krizi ve koroner arter hastalığı gibi hayati tehdit oluşturacak sağlık sorunlarının ortaya çıkmasıyla sonuçlanıyor. Kalp sağlığının korunması ve gözetilmesi için tanı ve takip gerektiren damar sertliği tıbbi alanda yaşanan gelişmelerle cerrahi dışı yöntemlerle tedavisi sağlanabiliyor. Memorial Dicle Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü’nden Op. Dr. Orhan Tarhan damar sertliği ve merak edilenleri hakkında bilgi paylaştı.
- Ateroskleroz (Damar sertliği) nedir?
- Ateroskleroz (Damar sertliği) Nedenleri Nelerdir?
- Ateroskleroz (Damart sertliği) belirtileri nelerdir?
- Ateroskleroz (Damar Sertliği) Kimlerde görülür?
- Ateroskleroz (Damar sertliği) tanısı nasıl konur?
- Ateroskleroz (Damar sertliği) tedavisi nasıldır?
- Ateroskleroz (Damar sertliği) hakkında sıkça sorulan sorular
Ateroskleroz (Damar sertliği) nedir?
Ateroskleroz, yani damar sertliği sorunu vücuttaki tüm damarları tutabilmektedir. Ancak en sık kalp damalarını tuttuğundan hayati risk barındıran önemli bir sorun olarak kabul edilmektedir. Ateroskleroz olarak adlandırılan damar sertliği temiz kanı getiren damar yani atardamarlarda plak oluşması sonucu damarın sertleşmesi olarak tanımlanmaktadır. Damar plağı kolestrol ve kalsiyum birikimine bağlı oluşmaktadır. Oluşan bu plaklar atardamarın yapısını bozarak damar sertliği ile sonuçlanmaktadır. Farklı bir anlatım biçimiyle dolaşım sırasında damar duvarlarında biriken pıhtı ve kolesterol sonucu bazı kalınlaşmalar ortaya çıkabilir. Bu durumla birlikte atardamar esnekliğini kaybetmesi durumuna damar sertliği adı verilmektedir.Damar sertliği toplumda en sık rastlanılan kalp- damar hastalıkların başında gelmektedir. Kalp krizlerinin, felçlerin ve periferik vasküler hastalıkların ve kardiyovasküler hastalıkların nedeni olarak bilinmektedir. Damar sertliği düzenli takip gerektiren ve anında müdahale gerektiren sağlık sorunlarından biri olarak kabul edilmektedir.
Ateroskleroz (Damar sertliği) Nedenleri Nelerdir?
Arterler, kanı kalpten vücuda taşıyan kan damarlarıdır. Endotel olarak adlandırılan ince bir hücre tabakası ile kaplı olan arterler atardamarların içini düzgün ve pürüzsüz tutar, bu da kanın akmasını sağlar. Ateroskleroz endotele zarar verir. Ateroskleroz kötüleştikçe, bu yumru büyür. Yeterince büyüdüğünde, bir tıkanıklık oluşturabilir. Damar sertliğini tetikleyen ve arttırıcı özelliğe sahip en büyük etkenlerin başında sigara gelmektedir. Sinir ve stres gibi olumsuz duygu durumlarının kalp atışlarında hızlanmaya, kan basıncındaki artışa neden olduğundan aterosklerozis yani damar sertliğini arttırıcı özelliğe sahiptir. Damar sertliği başlıca şu nedenleri içerir;
- Yüksek kolestrol,
- Sedanter yaşam ( hareketsiz yaşam),
- Fast – food tüketimi,
- Aile öyküsü,
- Tütün ürünleri kullanımı,
- Alkol,
- Hipertansiyon,
- Kilo,
- Yüksek kan basıncı
- Düzenli egzersiz yapmamak
Ateroskleroz (Damart sertliği) belirtileri nelerdir?
lk bulgu olarak genellikle kendisini göğüs ağrısı şeklinde gösterir. Bu göğüs ağrısına anjina adı verilmektedir. Stabil ve stabil olmayan iki şekli vardır. Genellikle hastalar hafif bir efor esnasında göğsün orta bölgesinde yanma, sıkışma ve baskı tarzında bir ağrı yaşamaktadır. Efor sonlandırıldığı zaman ağrının geçtiği söylenir. Bu bir damar tıkanıklığının ilk bulgusudur. Bazı hastalar ise istirahat halindeyken bile göğüslerinde ağrı olduğunu söylerler. Bu da çok ciddi bir damar tıkanıklığı oluştuğunun bulgusudur. Genelde atardamarın tıkanmasına ya da daralmasına bağlı kan götürdüğü yerde iskemi ( oksijen az gitmesi ve besin eksiliği oluşması nedeniyle ağrı oluşmaktadır. Ancak arterler kapanana, kalp krizi veya inme geçirene kadar semptomlar ortaya çıkmayabilir. Kalpte ki damar tıkanıklığına bağlı göğüs ağrısı, bacak damar tıkanıklığına bağlı bacak ağrısı veya herhangi bir organın tıkanmasına bağlı o organın işlev görmemesine neden olmaktadır. Beyinde damar tıkanıklığına bağlı felçlik (inme) görülebilmektedir. Damar sertliği belirtileri en kapsayıcı şekilde şöyle sıralanabilir;
- Kol ve bacaklarda uyuşma veya zayıflık,
- Şiddetli baş ağrısı,
- Konuşma güçlüğü veya konuşan birini anlamakta zorluk,
- Yüz kaslarının sarkması,
- İnme (felç),
- Şiddetli baş ağrısı
- Görme bozuklukları damar sertliği belirtileri arasında yer alır.
Ateroskleroz (Damar Sertliği) Kimlerde görülür?
Her yaşta ve her grub bireyde ortaya çıkabilen damar sertliğinin oluşmasında bazı risk faktörleri bulunur. Damar sertliğine yol açan risk faktörleri kısaca şunları içerir;
- İleri yaş
- Diyabetik
- Kolestral yüksek
- Yatalak hastalarda görülebilir.
Ateroskleroz (Damar sertliği) tanısı nasıl konur?
Damar sertliğine bağlı tıkanmalarda ağrı en önemli semptom olup tıkanan organa göre tetkik ve tedavi yapılmaktadır. Damar sertliği için öncellikle fiziki muayene yapılarak hastalık öyküsü dinlenmelidir. Ultrason, EKG (Elektrokardiyografi), EKO (ekokardiyografi), efor testi ve kalp sintigrafisi tanı yöntemleri arasında bulunur. Damar sertliğinin kesin tanısı için anjiyo yapılması önerilir.
Ateroskleroz (Damar sertliği) tedavisi nasıldır?
Damar sertliğinin tedavisinde tütün ürünü kullanımının sonlandırılması ve sağlıklı beslenme düzeninin oluşturulması önerilir. Kolestrol dengeleyici bazı ilaçların kullanımı bazı bireylerde gereklidir. Kişiye özel egzersiz programları ile hareketsiz yaşamın sonlandırılması önemlidir. Günümüzde gelişten teknoloji ile birlikte tıpta yaşanan gelişmeler sayesinde anjiyografi yöntemi ile ameliyatsız tıkanan damarlarda açılabilmektedir. Cerrahi dışı bir yöntem olan anjiyoplasti ile 20-30 dk arasında işlem uygulanır. Katater ( ince uçlu boru) yardımı ile kalp damarlarına ulaşılarak görüntüleme teknikleri ile hastalıklı damarların açılması için uygulanır. Diğer bir yöntem ise cerrahi bir yöntem olan konforlu ve daha uzun yaşam süreleri ile başarı oranı yüksek uygulamaları ile bypass ameliyatıdır.
Ateroskleroz (Damar sertliği) hakkında sıkça sorulan sorular
Ateroskleroz (Damar sertliği) önlemek için ne yapmalı?
- Kan sulandırıcı kullanımı,
- Egzersiz yapılması,
- Diyet,
- Sigara kullanılmamalı,
- Düzenli ve dengeli beslenme,
- Kan basıncını kontrol altına almak.
Ateroskleroz (Damar sertliği) için hangi doktora gidilir?
Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü’ne gidilmelidir. Damar tıkanıklığının bulunduğu alan veya organa göre farklı tanı ve takip yöntemleri gerebilir. Girişimsel Radyoloji, Kardiyoloji, Beyin ve Sinir cerrahisi gibi farklı branşlarla ortak yürütülen tedavi yöntemleri gerebilir.
Damar sertliğini ne yumuşatır?
Kontrol altında tutulması gereken sağlık sorunlarından biri olan damar sertliği için diyet beslenme şekilleri önerilir. Kişiye özel beslenme şekli için ise kişinin yaşı, cinsiyeti ve farklı hastalıklarının durumuna göre bir beslenme uzmanı tarafından destek alınabilir. Kan sulandırıcı ilaçların yanı sıra bitkisel destek alınması da öneriler arasındadır. Ancak ilaçlı veya bitkisel tedavilerin olumsuz deneyimlerini yaşamamak için bir uzmandan öneri alınması uygun olacaktır.
Ateroskleroz (Damar sertliği) kendiliğinden geçer mi?
Atardamarlarda pıhtı ve kolesterol birikmesi ile oluşan plakların neticesinde görülen damar sertliğinin kendiliğinden normale dönmesi söz konusudur. Fakat her damar tıkanıklığı için bu durum geçerli değildir.
Ateroskleroz (Damar sertliği) olan kişi nasıl beslenmeli?
Taze günlük meyve sebze tüketimi önemlidir. Tuz kullanımının sınırlandırılması gerekir. Genellikle akdeniz tipi beslenme şekli damar sertliği bulunan kişilere önerilir. Bu beslenme biçiminde ağırlıklı olarak tam tahıllar, kuruyemişler, kuru baklagiller, deniz ürünleri, meyve, sebze tüketimi ön plana çıkarken kırmızı et tüketimi sınırlandırılır.
Ateroskleroz (Damar sertliği) tehlikeli mi?
Organların işlevini yerine getirebilmesi ve olağan sürecini tamamlayabilmesi için vücutta temiz kan dolaşımının sağlanması gereklidir. Hastalıklı damarlar bu olağan akışı bozar. Koroner arter hastalığı, beyin kanaması, kalp krizi gibi ani gelişen ciddi sonuçlar doğuran sağlık problemleri ortaya çıkmadan tedavisi sağlanmalıdır.
Ateroskleroz (Damar sertliği) neden ortaya çıkar?
Ateroskleroza sebep olan birçok neden vardır. Bunların en önemlisi genetik yatkınlıktır. İkinci en önemli sebebi sigara kullanımıdır. Ardından diyabet yani şeker hastalığı varlığı gelir. Obezite, kan lipit düzeylerinin yüksek seyretmesi, sedanter yaşam yani hareketsiz yaşam gibi birçok faktör de etki etmektedir.
Ateroskleroz (Damar sertliği) için ne yemeli?
Aterosklerozdan korunmak için en önemli faktörler sağlıklı beslenme ve sigara kullanımından uzak durmaktır. Sigara kesinlikle tüketilmemelidir. Diğer bir önemli konu Akdeniz tipi diyet olarak bilinen özellikle kırmızı et ve hayvansal yağlardan uzak; sebze, meyve ve zeytinyağı ağırlıklı ve özellikle protein kaynağı olarak da balığın tercih edildiği bir beslenme şekli kalp sağlığı açısından ve aterosklerozu önleme açısından çok önemlidir. Diğer bir önemli faktör ise karbonhidrat ağırlıklı besinlerden uzak durmaktır. Karbonhidratların son yıllarda yapılan çalışmalarda hayvansal yağlardan çok daha ciddi şekilde aterosklerozu tetiklediği ortaya çıkmıştır.
Ateroskleroz (Damar sertliği) neye yol açar?
Ateroskleroz genel bir isimdir ve tuttuğu organa göre değişik hastalıklara neden olur. Damar tıkanıklığına yol açar. Tıkadığı damara bağlı olarak birçok ciddi hastalığa neden olabilir. Kalp damarları tıkanırsa kalp krizi ve kalp hastalığı tablolarına neden olabilir. Beyin damarlarını tutarsa felce neden olabilir. Böbrek damarlarını tutarsa kronik böbrek yetmezliği, bağırsak damarlarını tutarsa bağırsak nekrozuna kadar giden çok ciddi hastalıklara ve bacak damarlarını tutarsa yürümeyle ortaya çıkan periferik damar hastalıklarına neden olabilir.
Ateroskleroz (Damar sertliği) için ne iyi gelir?
Beslenme dışında en önemli faktör spor ve hareketli yaşamdır. Vücut Kitle İndeksi’nin (VKİ) normal sınırlarda tutulması, beslenme düzenine dikkat edilmesi ve stresten uzak durulması önemlidir. Stres ateroskleroz varlığının önemli sebeplerinden bir diğeridir. Bu nedenle stres yönetimi ateroskleroz ile baş etmede önemli faktörlerden biridir.
Memorial Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.
Güncelleme Tarihi : 12 Ağustos 2024
Yayınlanma Tarihi: 21 Ocak 2021