Günümüzde kadınlar; eğitim ve kariyer planları nedeniyle ileri yaşta evlendiği için bebek sahibi olmayı erteleyebiliyorlar. Geçmiş dönemde çocuk sahibi olmada güçlük çeken kişilerin oranı 10 hastadan 1 iken, günümüzde neredeyse bu oranın her 6 çiftten 1’e düştüğü görülüyor. Sağlıksız beslenme, obezite, sigara ve alkol tüketimi, hareketsiz yaşam tarzı gibi etkenler hem yumurta hem de sperm kalitesini bozuyor. Bu noktada yumurta dondurma işleminin kişinin doğurganlığının korunmasına önemli bir katkı sağlıyor. Memorial Sağlık Grubu Antalya Hastanesi’nden Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Doç. Dr. Şafak Olgan; yumurta dondurma işlemi hakkında bilgi verdi.
Kadının toplumdaki yeri anne olma hayallerini öteliyor
Günümüzde 30’lu yaşlarda kadınlar üreme potansiyellerinin sınırsız olduğunu düşünmekte, kariyere bağlı olarak çocuk istemlerini ötelemekte ya da uygun adayı bulamadıkları için bekar kalmayı tercih etmektedir. Bu nedenle çocuk sahibi olma yaşı 40 ve üzeri olmaktadır. Abla veya annelerinin 40’lı yaşında çocuk sahibi olmalarına da güvenerek kendilerinin de ileri yaşta gebe kalabileceğini düşünmektedir. Ancak maalesef yumurta sayısı kişiye özel olduğu için yaş en önemli faktör olarak görülmektedir. Yaş ilerledikçe kadının doğurganlığı ciddi oranda azalır ve yaşa bağlı problemlerde her zaman tüp bebek tedavisi başarılı olamayabilir. Bu nedenle çocuk istemi 38,39 yaşların sonrasına bırakılmamaya çalışılmalıdır.
Bekar hastalar yumurta dondurma işlemi yaptırabilir
Yumurta ve sperm hücreleri normalde üreme hücreleridir. Yani çocuk sahibi olmak için sağlıklı bir yumurta ve sağlıklı bir sperme ihtiyaç vardır. Dolayısıyla kalitesi bozulmuş bir yumurta ve spermden bebek olma şansının azalmaktadır. Özellikle riskli hastalar, ailesinde erken menopoz öyküsü olan, daha öncesinden yumurtalık cerrahisi geçirmiş olan kadınlar ya da hekimleri tarafından halihazırda yumurta gücünün düşük olduğu belirtilmiş hastalar bu konuyu çok daha fazla önemsemelidir. Özellikle bekar hastalar için yumurta dondurma işleminin de bir seçenek olduğu bilinmeli ve unutulmamalıdır.
Kadınların üreme potansiyeli yaşla azalıyor
Son yıllarda kadının toplum içerisindeki rolünün artması, kariyer planları, eğitim faaliyetlerine daha önem vermesi gibi durumlar, evlilik ve çocuk sahibi olma planını ertelemektedir. Ancak şöyle bir durum söz konusudur. Kadınlarda üreme hücreleri yani yumurtalar daha anne karnında bebekken ve bir sefere mahsus oluşur ve yaşla birlikte kademeli olarak da azalır. Yani bir kadın 30 yaşında iken yumurta hücresi de 30, 40 yaşında iken yumurta hücresi de aynı yaş olur. Bu azalmayı mevcut teknolojiyle engelleme olasılığı olmadığı gibi yumurta sayısını arttırma şansı da yoktur. İleri yaşta çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin bu durumdan dolayı gebe kalma şansı da azalır. Bir de genetik olarak problemli yumurtaların sıklığı artarken, bir yandan da eldeki yumurta sayısı düşer. O yüzden kadınlar için yaş göz ardı edilmemesi gereken önemli bir faktördür.
Ülkemizde başarıyla uygulanıyor
Evli olmayan bekar kişilerin doğurganlık potansiyelinin günümüz teknolojisiyle korunabilmektedir. Yumurta dondurma işlemi ilk olarak bekar bir hastada 1986 yılında Avustralya’da yapılmıştır. Sonrasında 2000’li yıllarda teknolojinin ilerlemesiyle vitrikasyon denilen daha güncel, daha başarılı yaklaşımlar kullanılmaya başlanmıştır. 2010’dan sonra Avrupa'da, Amerika'da yaygın olarak bu işlemler başarıyla uygulanmış ve bu tedaviler deneysellikten çıktımtır. Türkiye'de de 2014 yılından itibaren bu tedavi başarıyla yapılmaktadır. Ülkemiz dünya standartlarında üremeye yardımcı tedaviler açısından çok başarılı bir noktadadır.
Genç yaşta kansere yakalanmış hastalarda bebek sahibi olma hayalleri devam ediyor
Yumurta dondurma işlemi uygun hastalara yapılmaktadır. Genç yaşta kanser tedavisine başlamış hastalarda yumurta dondurma işlemi tercih edilmelidir. Çünkü kanser tedavisinde kullanılan kemoterapi, radyoterapi gibi ilaçlar kanser hücrelerini öldürürken yumurtalık dokusuna da zarar verir. Bu nedenle kadının üreme potansiyeli azalır. Meme kanseri gibi toplumda çok sık karşılaşılan kansere yakalanmış genç kadınlar eğer primer hekimleri tarafından yardımcı üreme tedavisiyle ilgilenen bir merkeze yönlendirilirse, bu hastaların kanser tedavisi başlamadan yumurtaları dondurabilir. Bu sayede de bebek hayalleri için gelecekleri garantiye alınmış olunur. Kanser tedavisinden sonra tedavi gören kadın çocuk sahibi olmak istediğinde halihazırdaki dondurulmuş yumurtaları kullanılabilir.
Ailesinde erken menopoz öyküsü olanlar da tercih etmeli!
Kanser hastaları dışında ailesinde anne, teyze, kız kardeşte eğer erken menopoz öyküsü varsa bu da o kişiyi riskli gruba sokar. Bu grup hastalarda da yumurta dondurma tedavisi yapılabilir. Ayrıca her iki yumurtalığında kist olan ve cerrahi operasyonla alınması gereken hastalarda, operasyon esnasında yumurta gücü ciddi derecede azalacağından, cerrahi öncesinde yumurta dondurma işlemi büyük avantaj sağlamaktadır. Ancak tüm bunların dışında yumurta dondurma işleminin yapılması gereken diğer bir grup da yumurta gücü azalmış hastalardır.
Adet tarihlerinizde kısalma varsa dikkat!
Ultrasonografi yapıldığında yumurtalıklar içerisindeki yumurta sayımını hekimler yapabilir veya hormon tahlilleri istenebilir. Kadınların yumurta gücü azaldığı zaman adet düzenlerinde bir sıklaşma olur. Kişi 28-30 gün arasında düzenli olarak adet görüyorsa bu kademeli olarak 27,26,25,24’e doğru kısalır. Dolayısıyla adetlerin başlangıç aralıklarında bir kısalma olması, yumurta gücünün azalması olarak yorumlanabilir.
Tüp bebek tedavisinden farklı değil
Yumurta dondurma tedavisi tüp bebek tedavisinden farklı değildir ve benzer uygulamalar yapılır. Hastalara adet döneminde kan tahlilleri yaptırılır. Ultrasonografi kontrolleriyle yumurtalıkların içerisindeki yumurta sayımları yapılır ve enjeksiyonlara başlanır. İnsülin iğnesine benzer çok küçük, hastaların kendilerinin de yapabildiği 8-10 günlük bir iğne tedavisi uygulanır. Yumurta kesecikleri büyüyünceye kadar bu işlem sürer ve ardından ameliyathane ortamında maske anestezi ile çok basit cerrahi bir işlem uygulanır. Vajinal yoldan bir iğne aracılığıyla o su keseciklerini çekilir ve sıvılar içerisindeki yumurtalar ayrıştırılır ardından embriyologlar tarafından yüksek teknoloji cihazlarla dondurma işlemi sağlıklı yumurtalar için gerçekleştirilir.
Yaş ne kadar gençse yumurta o kadar sağlıklı
Kadının yaşı ne kadar gençse yumurtaların sağlıklı olma olasılığı o kadar yüksek olur ve ayrıca dondurulan yumurta sayısı da tedavide önemli bir faktördür. 35 yaşın altındaki hastalarda 8 ile 10 yumurta elde etmek makul oranlarda gebelik sağlayacaktır. Ancak yaş ilerledikçe elde edilecek yumurta sayısının artması gerekecektir.
2-3ay önce sigara bırakılmalı
Üreme hücreleri genel sağlık durumunu yansıtır. Yani bir kişi beslenmesi ve genel sağlık durumu üreme hücrelerinde yani kadının yumurtasına ve erkeğin sperminin fonksiyonuna etki eder. Bu nedenle sağlıklı beslenme çok önemlidir. Yine önemli faktörlerden bir tanesi sigara ve alkol tüketimidir. Sigara ve alkol tüketiminin özellikle bu tarz tedavilere başlanılmadan neredeyse 2- 3 ay öncesinde bırakılması gerekir.
Sigara içen kadınların yumurta gücü hızlı tükeniyor
Sigaranın iki önemli etkisi vardır. Sigara içen kadınların yumurta gücü daha hızlı tükenir. Örnek verilecek olursa Türkiye'deki menopoz ortalaması 49 yaş, Avrupa’da ise 51’dir. Sigara içen bir kadının normal yaş ortalamasının birkaç sene altında adetten kesilme riski olur. Sigara içmek kadınların çok kıymetli olan yumurtalık bankalarının erken tükenmesine neden olmaktadır. Sigaranın ikinci etkisi de anlık olarak yumurtalara zarar veriyor olmasıdır. Dolayısıyla yumurta gücünü azaltmasının yanı sıra tedavide toplanan yumurtaların kalitesini de bozabilir. Özellikle bu tarz yumurta dondurma işlemleri öncesi ve hatta kendi kendine çocuk sahibi olmak için planlama yapan çiftlerin hem erkek hem kadının sigarayı bırakması gerekir.
Yayınlanma Tarihi: 8 Ağustos 2023