Uyku, gün boyu yorulan vücudun ve yıpranan sinir sisteminin, yenilenmesi ve dinlenmesi için kendini bakıma aldığı bir zaman dilimidir. Ancak bu dönemde oluşan sorunlar yani uyku bozuklukları, vücudun kendini yenilemesine engel olur. Uyku sorunu yaşayan kişiler, ruhsal ve bedensel olarak kendini kötü hisseder.
Uyku bozukluğu tek başına bir hastalık değil, birçok hastalığın neden olabileceği, genellikle göğüs ve merkezi sinir sistemi hastalıkları kaynaklı bir sorundur. Tedavi edilmediğinde ise ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen uyku bozuklukları, uyku laboratuvarlarında teşhis ve tedavi edilebilmektedir.
Memorial Dicle Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü’nden Yrd. Doç. Dr. Levent Akyıldız, uyku bozukluğunun tanı ve tedavi süreci hakkında bilgi verdi.
Uykuda solunum durmasına dikkat!
Uyku bozukluğunun öne çıkan en önemli belirtileri; uykuda şiddetli horlama, sabah yorgun uyanma, halsizlik ve geçmeyen uyku halidir. Bu belirtiler; alkol kullanımı, aşırı yorgunluk, anatomik bozukluk gibi birçok nedenden de kaynaklanabilir. Sorunun, uyku bozuklukları mı yoksa yaşam şekli ile mi ortaya çıktığı detaylı olarak incelenmelidir. Özellikte horlama esnasında solunum durması, hastanın bir uyku laboratuvarında değerlendirilmesini gerektirir.
Hasta uyku laboratuvarında bir gece kalır
İdeal bir uyku laboratuvarı, uluslararası sınıflamada yer alan tüm uyku bozukluklarını teşhis edebilir düzeyde teknoloji, eğitimli personel ve ekipmanla donatılmış olmalıdır. Uyku testi için hasta bir gece uyku laboratuvarında yatırılır. Testin gündüz yapılması uygun değildir. Gece boyunca hastanın beyin aktivitesi; karın, göğüs kafesi, göz, çene ve bacak hareketleri; kalp ritmi, horlama, yatış pozisyonu, nefes durması, kan oksijen düzeyi gibi pek çok parametre, hastaya çeşitli elektrotlar bağlanarak kaydedilir. Sonrasında tüm veriler bilgisayara aktarılarak değerlendirme sürecine geçilir.
Uyku testi sonucuna göre tedavi belirlenir
Uyku laboratuvarında tüm gece boyunca, hastanın alınan kayıtları incelenir. Uyku apne sendromu tanısı konulabilmesi için uykuda horlama, nefes durması ve oksijen seviyesi gibi kriterler değerlendirilir. 10 saniyenin üzerindeki nefes durmaları apne olarak değerlendirilir, bazen 1-2 dakika süren apneler de olabilir. 1 saatte oluşan nefes durmalarına göre uyku apne sendromu sınıflaması yapılarak tedavi yöntemi belirlenir. Böylelikle gece uykusunda yaşanan sıkıntılar azalır, bu da gündelik yaşamı daha kolay hale getirir.
Memorial Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.
Güncelleme Tarihi : 23 Temmuz 2022
Yayınlanma Tarihi: 29 Şubat 2016