Yükleniyor

Sezaryen Sonrası Normal Doğum Mümkün

Sezaryen Sonrası Normal Doğum Mümkün

Ülkemizde son dönemlerde sezaryen sonrası normal doğumla (SSVD) bebeğini sağlıklı bir şekilde dünyaya getiren kadınların sayısı giderek artıyor. SSVD her anne adayı için tercih edilmese de, uygun kişilerde ve gebelik sürecinin düzenli takibiyle sağlıklı doğum gerçekleştirilebiliyor. Memorial Kayseri Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Özgüç Altun, son yıllarda kadınlar arasında çok popüler hale gelen sezaryen sonrası normal doğumla ilgili bilgi verdi.

İçindekiler

Sezaryen sonrası vajinal doğum (SSVD) nedir?

Sezaryenle yapılan doğumun ardından, anne adaylarının bir sonraki çocuğunu normal doğumla dünyaya getirmesi süreci, genellikle bazı riskler içerdiği düşünülerek tercih edilmemekteydi. Bunun en önemli nedeni ise sezaryen sırasında rahimde oluşturulan kesilerin normal doku gibi iyileşme özelliklerinin bulunmamasıydı. Sezaryen sonrasında oluşan skar yani yara izi dokusunun, normal doğumdaki kasılma sırasında yırtılma riski, anne ve bebeğin yaşamı için tehlike oluşturmaktaydı. Yapılan yayınlarda %1-3 arasında değişen bu risk de göz önüne alınarak, günümüzde artık sezaryen sonrası da normal doğum seçeneği de gündeme gelmektedir. Ancak eğer anne ve baba adaylarının bu risklere karşı doktor tarafından detaylı olarak bilgilendirilmesi gerekir.  

Sezaryen sonrası vajinal doğumu engelleyen durumlar nelerdir?

Sezaryen doğum sonrası normal doğum için gerekli olan aradaki süre ortalama 2-2,5 yıl olarak belirlenmiştir ve anne adaylarının bu süre zarfında beklemeleri önerilmektedir. Sezaryen sonrası doku iyileşmesinin zaman alması ve bu sürenin altındaki normal doğumlarda rüptür denilen rahim yırtılma riskinin bulunması bekleme süresi için en önemli nedenlerdir.

Kimler sezaryen sonrası vajinal doğum için uygundur?

Sezaryen sonrası normal doğumda riski artından ya da azaltan durumlar söz konusudur. SSVD adayı anne, önceden normal doğum yapmış ya da sezaryen sonrası normal doğumla yeniden çocuk sahibi olmuşsa, SSVD ile normal doğum yapma şansı yüksektir. Anne bir kez normal doğum yapmış ve ikinci çocuğunu sezaryenle dünyaya getirmişse, üçüncü çocuğunu da normal yolla doğurma şansı artmaktadır. Sezaryen sonrasında normal doğum yapmaya uygun gebeler, sezaryenden önce veya sonra normal doğum yapmış kadınlardır.

Sezaryen sonrası vajinal doğumu engelleyen durumlar nelerdir?

  • Anne adayının aşırı derecede kilolu olması
  • Bir önceki sezaryenden sonra 2 yıldan daha az bir sürenin geçmiş olması
  • Bebeğin gelişimi sürecinde normalden daha fazla kilolu olması
  • Anne adayının ileri yaşta olması
  • Anne adayında solunum ya da kalp sorunlarının bulunması
  • Anne adayının, sezaryen gerekliliğinin devam etmesi ya da normal doğum yapmasına engel sağlık sorunu bulunması
  • Sezaryen sırasında rahim kesisinin dikey yapılmış olması
  • Daha önce rahimle ilgili herhangi bir nedenle ameliyat geçirilmiş olması
  • Doğum kanalının uygun olmaması veya bu bölgede doğuştan bir darlığın bulunması
  • Acil sezaryen yapılabilecek sağlık kuruluşlarına ulaşma riskinin bulunması

Sezaryen sonrası vajinal doğum (SSVD) başarı oranı nedir?

Yapılan araştırmalarda sezaryen sonrası vajinal doğumun başarı oranının % 60 ile % 80 arasında olduğu belirlenmiştir.

SSVD başarısını azaltan faktörler nelerdir?

Oranın % 80’lerde olması aslında SSVD’de başarının yüksek olduğunun bir göstergesidir. Ancak risk faktörleri yani vajinal doğumu engelleyen nedenlerden bir ya da birkaçının olması başarı şansını azaltacaktır.

SSVD başarısını artıran faktörler nelerdir?

Önceden normal doğum yapmış ya da sezaryen sonrası normal doğumla yeniden çocuk sahibi olmuş anne adaylarının yeniden SSVD yapması başarı şansını artıran bir faktördür. Aynı şekilde risk faktörleri yoksa başarı oranı artacaktır.

Sezaryen sonrası vajinal doğum riskleri nelerdir?

SSVD’nin en büyük riski rahim yırtılması olarak bilinen rüptür riskidir. Rüptür sonucunda anne ya da bebek kaybedilebilmekte, bebek oksijensiz kalabilmektedir. Yapılan araştırmalarda doğum sırasında bebek ölümülerinin planlı sezaryene göre yaklaşık 4 kat fazla olduğu belirlenmiştir.

Sezaryen sonrası vajinal doğumun (SSVD) faydaları nelerdir?

  • Anne ve bebeğin hastanede kalış süresi kısadır.
  • Doğum sonrasında anne adayının toparlanma süreci hızlıdır.
  • Bebeğin emzirilmesi anne sütünün gelmesi süreci kısadır.
  • Doğumdan sonra ortaya çıkan ağrı ve kanama ile ateş ve rahim enfeksiyonu gibi komplikasyonların görülmesi sıklığı daha azdır.

Sezaryen sonrası vajinal doğum süreci nasıldır?

Gebeliğin 36’ncı haftasından sonra bebek yavaş yavaş rahme doğru yerleşmektedir. Anne adayının 38-39’uncu haftada jinekolojik muayenesinin dikkatlice yapılması gerekir. Rahim açıklığı, bebeğin kilosu, doğum kanalının ve bebeğin pozisyonu dikkatli bir şekilde değerlendirilmelidir. Sorunsuz bir doğum için anne ve bebek sağlığı da uygunsa 40-41’inci haftaya kadar beklenilebilir. Sezaryen sonrası normal doğumda hastanın kendi ağrılarının oluşmasını beklemek, bebeğin doğum kanalına yerleşmesi için çok daha uygundur. Bebeğin baş pozisyonu haftalık milimetrik oynamalarla rahme girmektedir. Bu durumda zamansız verilecek suni sancı bebeğin uygun pozisyon almasına engel olabilir. Aynı zamanda suni sancı sezaryen sonrası normal doğumda rahmin yırtılma riskini çok fazla artırmakta ve önerilmemektedir. Bebeğin rahme yerleşirken rahatlığının sağlanması ve annenin psikolojik olarak doğuma hazır olması çok önemlidir.

Sezaryen sonrası vajinal doğuma hazırlanırken bilinmesi gerekenler nelerdir?

Geçmişte normal doğumun günümüze göre daha sorunsuz şekilde gerçekleşmesi, mesane ve rahim arasında hamak görevi yapan pelvik kasları güçlendiren haraketli yaşama bağlıydı. Ancak giderek hareketsizleşen yaşam şekli, kadınların pelvik kaslarının gelişimine de engel olmaktadır. Bu nedenle gebeliğin 28’inci haftasından sonra anne adaylarına bir takım gebelik egzersizleri önerilmekte ve doğum kanalındaki bu kasların güçlendirilmesi sağlanmaktadır. Pelvik kasların kasılmasını sağlayan ve günlük 15-20 dakika yapılabilecek “kegel egzersizleri” hem doğumu kolaylaştırmakta hem de ilerleyen yaşlarda ortaya çıkabilecek idrar kaçırma ve rahim sarkması gibi sorunların sıklığını azaltmaktadır. Düzenli yapılan yoga ve pilates de oldukça yararlıdır. Bunun yanında pelvik taban kaslarının kanlanmasını, elastikiyetini ve gevşemesi artıran perine masajının da uygun haftalarda yapılması doğal doğum sürecine katkı sağlamaktadır.

Güncelleme Tarihi : 25 Ocak 2023

Yayınlanma Tarihi: 26 Kasım 2018

Bu Konuda Uzman Doktorlar

İletişim Formu

Detaylı bilgi için iletişime geçin.

* Bu alan gereklidir.
Sosyal Medya Hesaplarımız
Canlı Destek Kolay Randevu Al