Yükleniyor

Mikrobiyota ve Mikrobiyom Nedir? Mikrobiyota Diyeti Nasıl Yapılır?

Mikrobiyota ve Mikrobiyom Nedir? Mikrobiyota Diyeti Nasıl Yapılır?

Mikrobiyota, sindirim sisteminde bulunan çok çeşitli bakteri, virüs, mantar ve diğer mikroorganizmalar topluluğudur. Bu mikroorganizmalar, sağlığımızı doğrudan etkileyen önemli bir rol oynar. Özellikle bağırsak mikrobiyotası, sindirim sistemi sağlığından bağışıklık sistemine kadar birçok fonksiyonda kritik bir öneme sahiptir. Sağlıklı bir mikrobiyota, hastalıklardan korunmada ve sağlıklı bir metabolizma sürdürmede anahtar rol oynar.

İçindekiler

Mikrobiyota Nedir?

Mikrobiyota, insan vücudunda sindirim sistemi gibi belirli bir ortamda bulunan yararlı ve zararlı tüm mikroorganizmalar topluluğunu ifade eder.  Genel olarak, deri, hava yolu, gastrointestinal sistem, idrar yolları, kan, ağız ve yutak bölümünde mikroorganizmaların lokalize olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca, dünya üzerinde yapılan çalışmalarla son 10 yılda bu alanda büyük veriler elde edilmiştir. HMP ve Meta HIT projeleri kapsamında mikrobiyomların genetik haritaları çıkarılarak insan sağlığı üzerindeki etkileri araştırılmıştır. Sağlık profilini en çok etkilediği konu ise bağışıklık sistemidir. Vücudun ikinci beyni olarak adlandırılan bağırsaklar mikroorganizma yükünün büyük bir kısmını taşır ve vücutta önemli mekanizmaların yönetiminden sorumludur.

Mikrobiyota virüsler, bakteriler, mantarlar, protozoalar gibi canlıların yaşadığı konakçıya yararlı ya da patojenike etki yaratmasıyla ilişkilendirilir. Yapılan çalışmalara göre insan vücudunda ortalama olarak %1-3 kg gibi bir ağırlığa sahip olduğu ifade edilir. Ayrıca, organizmanın kendi hücrelerine göre 150 kat daha fazla genetik bilgi taşındığı belirtilir. Mikroorganizmaların taşıdığı genetik materyale de mikrobiyom adı verilir.

Bu alanda, bağırsaklar mikroorganizma çeşitlerine ev sahipliği yapan en önemli organdır. İnsan sindirim sistemi ile doğrudan bağlantısı olan mikroorganizmalara bağırsak mikrobiyotası denir. Bağırsak florası bu doğrultuda geniş bir ekosisteme sahiptir. Bağırsakların doğal bu ekosistemi ise vücutta önemli biyokimyasal olayları gerçekleştirir. Bilinen en önemli faydaları arasında besinlerin parçalanmasında rol oynaması, bağışıklık sistemini güçlendirmesi ve bazı vitaminleri sentezlenmesi vardır.

Mikrobiyom Nedir?

Mikrobiyom, vücudumuzda yaşayan bakteri, mantar, virüs gibi tüm mikropların ve bunların genlerinin toplamıdır.

Mikrobiyota Analizi Nasıl Yapılır?

Mikrobiyota analizi, bağırsaklarla ilişkilidir ve gaita örneğinde mikroorganizma analizi yapılmasıyla gerçekleştirilir. Yapılan testte, hangi mikroorganizmaların olduğu, devam eden problemleri, kişiye özel beslenme düzeni ve alerjileri hakkında bilgi sahibi olunur. Laboratuvar ortamında yapılan bu testte hedeflenen durumlar aşağıdaki gibi sıralanabilir:

  • Bireyin obeziteye yatkınlığı
  • Süt, glüten gibi gıda alerjilerinin tespiti ve bunlara yönelik beslenme diyeti
  • Mikroorganizma kaynaklı rahatsızlık riskini tespit etme
  • Bağırsakta bulunan mikroorganizma türleri, sayısı ve yoğunluklu olduğu bölgelerin belirlenmesi

Teste başvuran kişilerde kolon kanseri, otizm, Alzheimer, obezite, alerjik bağırsak sendromları, sindirim problemleri gibi farklı hastalıkların varlığına bakılır. Bu sayede, hastalığa uygun yeni tedaviler kişiye uygulanabilir.

Mikrobiyotanın İnsan Vücudunda Görevi Nedir?

Mikroorganizmalar vücut homeastasisini korumak adına farklı görevler üstlenebilir. Mikrobiyotanın görevleri ve vücuda sağladığı destek aşağıdaki gibi listelenebilir: 

  • B ve K vitaminlerinin sentezlenmesini sağlar. Özellikle B12 vitaminin sentezinde aktif görev alır.
  • Cilt üzerinde olan mikroorganizmalar da mantar ve bakteri enfeksiyonuna karşı deriyi korur. Bu sayede, egzama ve akne gibi cilt problemlerine karşı bariyer oluşturur.
  • Kadın hastalıklarında önemli bir yeri olan candida albicans mantarın enfeksiyonuna karşı bağışıklık cevabını yükseltmeye yardımcıdır.
  • Genel olarak bağışıklık sisteminin antijen-antikor mekanizmasını geliştirmede önemli rol oynar.
  • Zararlı mikroorganizmaların çoğalmasını önlemede ve bu sayede enfeksiyonların hastalık yapıcı etkilerini azaltmada destekleyicidir.
  • Demir, kalsiyum ve magnezyum gibi birçok minarelin bağırsakta emilimini arttıran bir göreve sahiptir.
  • Mikroorganizma dengesinin vücutta korunması kalp-damar hastalıkları, astım, alerjik ve bağırsak sorunlarının engellenmesinde destekleyici bir role sahiptir.
  • İnce bağırsakta lif içerikli gıdalar sindirilmemişse kalın bağırsakta parçalanmasını organize ederler, böylece kısa zincirli yağ asitlerinin sentezini destekler. Omega 6 ve omega 9 gibi yağ asitleri de ishal, ülseratif kolit ya da kanser gibi rahatsızlıklara önlem alınmasında öne çıkar.
  • Serotonin gibi hormon benzeri kimyasallar bağırsak florasından uyarılarak üretilir. Mevcut mikroorganizmalar bağırsak işlevlerinin normal şekilde çalışmasını destekleyerek anksiyete ve stres gibi mental problemlerin oluşumunu engellemede rol oynar.

Mikrobiyota Dengesini Bozan Durumlar Nelerdir?

Bağırsak sağlığı bozulduğunda besinlerin sindirimi tehlikeye gireceği için gıdalardan alınan biyo-yararlılık düşer. Bu nedenle, vücudun ihtiyacı olan enerjide, hücre yenilenme ve iyileşme süreçlerinde olumsuzluklar görülmeye başlar. Savunma cevabı düşebilir ya da bozulabilir, beyin aktivitesi negatif etkilenebilir. Ayrıca, günümüzde kronik inflamasyona bağlı otoimmun hastalıkların temelinde bağırsak florası olduğu vurgulanır. Genel olarak mikrobiyota dengesini bozan durumlar aşağıdaki gibi sıralanabilir:

  • Bireyin yaşam tarzına bağlı olarak hava kirliliği gibi çevresel etkilere maruz kalması
  • Sigara, alkol gibi toksin seviyesini arttıracak alışkanlıklar
  • Sağlıksız beslenmeye bağlı olarak gereğinden fazla trans yağlar, nişastalı gıdalar ve şekerli ürünleri tüketilmesi
  • Uyku bozukluğu ve stres
  • Mısır özü, pamuk, ayçiçeği gibi endüstriyel yağların sık kullanımı
  • Mide için proton pompası inhibitörleri, antibiyotikler, ağrı kesiciler ve antidepresan gibi ilaçların kullanımı
  • Genetiği değiştirilmiş organizma (GDO)' ya sahip paketli ürünlerdeki dolgu ve katkı maddeleri

mikroorganizma dengesini bozabilen ve yararlı bakteri sayısını azaltan bu durumların kısıtlanması ve engellenmesi oldukça önemlidir.

Mikrobiyota Dengesizliklerinin Belirtileri Nelerdir?

Mikroorganizmaların türü ve sayısı tüm vücudu etkileyerek bağırsakları, bağışıklığı, beyni, metabolizmayı bozabilir. Metabolizmanın yavaşlığına ve iltihaplanmaya neden olan bu durum başta sindirim sistemi problemlerini beraberinde getirir. Genel olarak, mikrobiyota çeşitliliğinin bozulduğunda aşağıdaki hastalıklar ortaya çıkabilir:

  • Savunma Sistemi: Alerjik reaksiyonlar gelişebilir, yara iyileşmesi zorlaşır ve sürekli gribal enfeksiyonlar geçirilebilir.
  • Cilt sinyalleri: Akne, gül hastalığı, psöriyazis, egzama ve sedef gibi cilt problemleri gözlemlenebilir.
  • Endokrin Denge: Menstrüel ve adet döngüsü öncesi problemler, saç dökülmesi, tiroid problemleriyle açığa çıkabilir.
  • Beyin fonksiyonları: Uykusuzluk, unutkanlık, düşünce sorunları, depresyon ve anksiyete problemleri gözlemlenebilir.
  • Genel şikayetler: Kronik yorgunluk, eklem ve kas ağrıları, fazla kilo alımı söz konusu olabilir.
  • Gastroenterolojik sorunlar: Reflü, mide ekşimesi ya da yanması, şişkinlik hali, bağırsaklarda gaz, hazımsızlık ve gastrit problemler görülebilir.
  • Metabolik hız: Karbonhidratları yoğun bir şekilde alma isteği, böylece zararlı bakteriler şekerli besinlerle beslenerek negatif süreci arttırır.

Mikrobiyota Diyeti Nasıl Yapılır?

Mikrobiyota diyeti, kişinin meyve, sebze, beyaz ve kırmızı et gibi besinleri dengeli tüketmesi ile ilişkilidir. Sağlıklı beslenme ile yararlı mikroorganizmaların dengesinin sağlanması da mümkündür. Bu süreçte, yararlı bakterilerin çoğalmasını sağlayan gıdalar tüketmek oldukça önemlidir. Bu doğrultuda, mikrobiyota diyeti sırasında dikkat edilecek hususlar aşağıdaki gibi belirtilebilir:

Probiyotik içeren gıdaların tüketilmesi

Probiyotikler bağırsak florasında yer alan yararlı bakterilerdir. Yararlı bakterilerin bağırsakta dengeli olması vücut homeastasisi açısından oldukça önemlidir. Yararlı bakteriler açısından zengin lifli sebze ve meyveler öğünlere eklenmesi ilk aşamada destekleyici rol oynayabilir.

Probiyotiklerin çoğalmasını sağlayan gıdaların tüketilmesi

Mayalanarak üretilen gıdalar prebiyotikler açısından zengindir. Prebiyotikler, yararlı bakterilerin beslendiği ham maddelerdir. Turşu, yoğurt gibi yiyeceklerin prebiyotikleri içermesi nedeniyle yararlı bakterilerin uzun süre çoğalmasını destekler.

İşlenmiş gıdaların diyetten uzaklaştırılması: Paketli ve işlenmiş gıdaların içeriğinde yer alan dolgu ve katkı maddeleri yararlı bakterileri sayısını azaltabilir. Bu durum, bağırsak florasında yararlı ve zararlı bakteri dengesini bozarak bağışıklık sistemine doğrudan zarar verebilir.

Makro ve mikro moleküllerin diyete eklenmesi

Proteinler, bağırsaklarda bakterileri arttırmada destekleyici olan makro moleküllerdir. Bu nedenle, gerek bitkisel gerekse hayvansal kaynaklı amino asitlerin gün içerisinde tüketilmesi önerilir. Bu durumun aksine, karbonhidrat ve doymuş yağların gereğinden fazla tüketilmesi ince ve kalın bağırsağın çalışmasını bozabilir. Böylece, yararlı bakteri sayısında azaltıcı etki yapabilir.

Mikrobiyota Hakkında Sık Sorulan Sorular

Mikrobiyota ve mikrobiyom arasındaki fark nedir?

Mikrobiyom çevredeki tüm mikroorganizmalardan genomların toplanmasını ifade ederken, mikrobiyota ise sindirim sistemi gibi belirli bir ortamda bulunan mikroorganizmaları ifade eder. Özetle, mikrobiyota bağırsaktaki bakterilerden oluşurken, insan mikrobiyomu bu hücrelerin barındırdığı genlerden oluşur

Mikrobiyota en çok nerede bulunur?

Bakteri, mantar ve virüslerin yaşadığı dünya olan mikrobiyota, çoğunlukla bağırsaklar yaşar.

Mikrobiyota nereden gelir?

Mikrobiyota  diğer adıyla mikrobiyom, içeren bakteriler tüketilen besinlerden alınır. Bu nedenle bağırsak sağlığını koruyan bu bakterilerin hayatta kalması için kişinin prebiyotik tüketmesi önemlidir.

Memorial Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.

Güncelleme Tarihi : 28 Kasım 2024

Yayınlanma Tarihi: 26 Mart 2024

Bu Konuda Uzman Doktorlar

İletişim Formu

Detaylı bilgi için iletişime geçin.

* Bu alan gereklidir.
Sosyal Medya Hesaplarımız
Canlı Destek Kolay Randevu Al