Fraksiyonel karbondioksit lazerle daha genç görünebilirsiniz

Dermatolojide altın standart

Fraksiyonel lazerler tek tip değildir. Bu grupta en etkilisi fraksiyonel karbondioksit lazerdir. Karbondioksit lazerler tıpta 90’ların sonunda kullanılmaya başlanmıştır. Önceleri bu lazerin uygulaması fraksiyonel değildi, bu yüzden hastaların işlemleri hastane ortamında yapılıyordu. Teknolojinin gelişmesiyle fraksiyonel hale gelerek tıbbın kullanımına sunuldu. Günümüzde fraksiyonel karbondioksit lazerler, kullanım alanı nedeniyle dermatolojide altın standart olarak kabul edilmektedir. Cildin yenilenmesi, sıkılaşması, gençleşmesi, leke, yanık ve sivilce izi tedavisi ile tüm vücut üzerindeki çatlakların yok edilmesinde kullanılan en iyi cihazdır. Fraksiyonel karbondioksit lazer, cildin alt tabakalarına kadar inip mevcut olumsuz durumları iyileştirme konusunda eski lazerlere göre daha etkilidir.

Karbondioksit lazerin 3 teknik özelliği

• Fraksiyonel etkinlik ve 2Mhz radyofrekans gücü tek cihazda birleştirilmiştir.
• Kişiye özel iğneli başlık seçenekleri bulunmaktadır.
• Sadece iğne ucunda değil tüm iğne hattı boyunca radyofrekans yayılımı sağlanmaktadır.

Kontrollü hasar oluşturup hücreleri uyarıyor

Bu lazerler ciltte kontrollü hasar oluşturarak yeni hücrelerin tekrar çoğalmasını uyarmaktadır. İnsan cildi ortalama 20 yaşların ortasından itibaren yeni hücre üretmeyi yavaşlatmaktadır. Cilt; büyüme, olgunlaşması ve yaşlanma konusunda genetik bir hafızaya sahiptir. Cilt gençleştirme işlemleri ile istenmeyen izlerin ve skarların tedavisinde temel mantık ise cilde yeni hücre üretmesini sağlamaktır. Bu lazerlerle cilde kontrollü uyarılar verilerek tembelleşmiş ve yavaş çoğalan alttaki sağlıklı hücreler uyarılmakta, sorunlu ve hasarlı hücreler yok edilerek yeniden daha sağlıklı ve genç hücrelerin üretilmesine yardımcı olunmaktadır.

Cerrahi işlemler kanama olmadan yapılıyor

Fraksiyonel karbondioksit lazer, ayrıca birtakım cerrahi işlemler sırasında kanamasız ve daha konforlu müdahale yapabilmek içinde kullanılmaktadır. Ciltteki benlerin çıkarılmasında, siğillerin tedavisinde ve özellikle genital siğillerin tedavisinde tercih edilmektedir. Yıllar içinde güneşin zararlı ışınlarına bağlı olarak gelişen bir takım cilt kanserlerinin tedavisinde de işe yaramaktadır. Eski jenerasyon fraksiyonel erbium lazere göre iki buçuk kat daha etkilidir. Son jenerasyon fraksiyonel lazerlerin etkisi çok daha fazladır. Öte yandan, aynı işlemleri yapan erbium lazerler ciltten 4 mikron aşağıya inerken, karbondioksit lazerler 10 mikron kadar aşağıya inerek daha etkili olabilmektedir.

Uzman hekim kontrolünde uygulanması gerekiyor

Fraksiyonel karbondioksit lazer işlemleri sonrasında genellikle kişiye ve süreye bağlı olarak gerçekleştirilen 4-6 seans sonucunda % 50-80 oranında iyileşme tespit edildiği belirlenmiştir. Bazı hastalarda 2 seansta çok iyi sonuç alınabilirken, kimi hastalarda bu 8-10 seansa kadar uzayabilmektedir. Fraksiyonel karbondioksit lazerin en önemli özelliği işlem sonrasında hastaların konforu için 3-5 gün, çok nadiren de 1 hafta evde kalmaları gerekmektedir. Çünkü güneş ve sıcak iyileşmeyi geciktirebilmektedir. Bu konuya dikkat edebilecek hastaların işlemleri yaz mevsiminde de yapılabilmektedir. Fraksiyonel karbondioksit lazer işlemini kesinlikle plastik cerrahların ve dermatoloji uzmanlarının yapması gerekir.  

Lazerin uygulama alanları

Ciltteki lekelerden kırışıklıklara, sivilcelerden yanık ve skarlar izlerinin tedavisine kadar çok fazla kullanım alanı vardır.  Tek bir yapılan işlem ile birçok etki görülebilmektedir. Örneğin yanık için yapılan lazer işleminde, anti aging (yaşlanma karşıtı) etkisi de ortaya çıkmaktadır. Bu lazer sayesinde göz kapağı estetiği işlemlerinin bir bölümü de sorunsuz bir şekilde gerçekleştirilmektedir.

• Boyun, dekolte, el üstü ile yüz ve göz kapağı çevresindeki kırışıklık ve çizgilerin giderilmesi ile anti aging (yaşlanma karşıtı) etki verme.
• Cilt sıkılaştırma ile gerdirme işlemlerinde.
• Ciltte meydana gelen güneş ve yaşlılık lekeleri ile doğum sonrası oluşan lekelerin tedavisinde.
• Skar ve sivilce izleri ile yüz, sırt ve göğüste oluşan aknelerin yok edilmesinde, ameliyat sonrası oluşan yara izleri ile vücuttaki çatlakların tedavisinde.
• Kötü yara iyileşmesi (hipertrofoik skar) ve yara kabarmalarının azaltılmasında.
• Siğil tedavisinde.
• Vajinal estetik alanında (genital sıkılaştırma ve renk açma)
• Yüz ve boyun toparlama tedavisinde.
• Aşırı terleme ve gözenek açma işleminde.
• İdrar kaçırma tedavisinde
• Kılcal damar tedavisinde

Bu lazer, jinekolojik sorunlar için kullanılacaksa illaki bir jinekolog hekim eşliğinde uygulanmalıdır. Hastanın durumu, kullandığı ilaçlar göz önünde bulundurulmalı, olası yan etkileri tolere edilemeyeceği durumlarda işlem yapılmamalıdır. Çünkü bazı ilaçlar kanamayı neden olmakta, kullanılan bazı ilaçlar ise lazerin beklenen etkisini artırarak sorunlara neden olmaktadır.  

Memorial Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.