Enkondrom, kemiklerin merkezindeki kıkırdakta gelişen iyi huylu (kanserli olmayan) tümörlerdir. İyi huylu olan ve kansere dönüşme riski bulunmayan enkondrom herhangi bir ağrıya neden olmayabilir. Ayrıca enkondrom herhangi bir yaralanma sonucu röntgen çekilmediği sürece fark edilmeyebilir ancak bazı karakteristik belirtiler gösterdiği de olabilir.
Enkondrom Nedir?
Enkondrom, genellikle kol ve bacaklarda görülen, kansere dönüşme riski olmayan, kıkırdak tümörlerinden olan iyi huylu kemik tümörleridir. Genel olarak el-kol kemiklerinde görülen enkondromların kaval kemiğinde ortaya çıkması da muhtemeldir. Tek bir enkondrom tehlike teşkil etmezken birden fazla enkondrom durumunda takip ve tedavi gerekebilir.
Enkondrom genellikle herhangi bir ağrıya veya acıya neden olmayabilir ancak bazı vakalarda kemiklerde göstergeler oluşabilir. Buna rağmen çoğu zaman iyi huylu kemik tümörlerinin vücuttaki varlığı herhangi bir röntgen çekilmediği sürece ortaya çıkmaz.
Enkondromlar genellikle ilgisiz bir durum veya yaralanma için röntgen çektirirken saptanır. Diğer yandan her yaşta ortaya çıkma potansiyeli bulunan enkondrom, genellikle 10 ila 40 yaşları arasındaki kişilerde meydana gelir.
Ayrıca bir enkondrom bir veya birkaç tümör olarak da ortaya çıkabilir.
Birden fazla tümörü içeren durumlar şu şekilde olabilir:
Ollier hastalığı: Vücutta birden fazla bölgede tümör gelişmesi durumudur.
Maffucci sendromu: Birden fazla tümör ve anjiyomların (kan damarlarından oluşan iyi huylu tümörler) birleşimi maffucci sendromu olarak tanımlanır.
Enkondromlar en yaygın el tümörü türüdür. Herhangi bir yaştaki bir kişiyi etkileyebilmesine rağmen, en yaygın olarak 10 ila 40 yaşları arasında görülür. Erkekleri ve kadınları eşit şekilde etkiler.
Enkondrom Neden Olur?
Enkondrom oluşumunun kesin nedeni bilinmez ancak buna sebep olabilecek faktörler arasında kemiklerin uçlarını kaplayan kıkırdağın aşırı büyümesi ve orijinal embriyonik kıkırdağın kalıcı olarak büyümesi yer alır. Bu gibi faktörler enkondrom oluşumuna sebebiyet verebilir. Ayrıca genetik mutasyonlar da enkondrom oluşumunu tetikleyebilir.
Enkondrom Nerelerde Görülür?
İyi huylu kemik tümörleri olan enkondromlar kemiklerin merkezinde yer alan kıkırdakta meydana gelir. Bu kıkırdaklarda görülen enkondromlar genellikle el ve ayakların küçük uzun kemiklerinde ortaya çıkar. Ellerde bulunanlar en yaygın tümörlerdir.
Diğer yandan enkondromlar vücudun uzun kemiklerinde de gelişebilir. Bu örnekler şöyledir:
- Uyluk kemiği
- Kaval kemiği
- Humerus kemiği (üst kol kemiği)
Enkondrom Belirtileri Nelerdir?
Enkondrom genel olarak herhangi bir ağrı veya acıya sebep olmaz ancak enkondrom meydana gelen el parmaklarında büyüme, şişlik, uyuşma, karıncalanma veya kemiklerde geç iyileşme görülebilir.
Enkondromun olası belirtileri şöyle olabilir:
- El parmaklarında büyüme
- Etkilenen kemiklerde şişlik
- Uyuşma, karıncalanma
- Kemiklerde geç iyileşme
Enkondrom Nasıl Teşhis Edilir?
İyi huylu kemik tümörlerinden olan enkondrom teşhisi bazen rutin fizik muayene sırasında veya tümörün elde kırığa yol açması durumunda konulur.
Tam bir tıbbi geçmiş ve fiziksel muayenenin yanı sıra enkondrom tanısı için şu testler de uygulanabilir:
X-ışınları: X ışınları, vücuttaki iç dokuların, kemiklerin ve organların görüntülerini film üzerinde üretmek için görünmez elektromanyetik enerji ışınlarının kullanıldığı bir test yöntemidir.
Radyonüklid kemik taramaları: Eklemlerdeki dejeneratif ve/veya artritik değişiklikleri değerlendirmek, kemik hastalıklarını ve tümörlerini bulmak ve kemik ağrısı veya iltihabının nedenini saptamak için uygulanan nükleer bir görüntüleme testidir. Bu test yöntemiyle herhangi bir enfeksiyon veya kırığın belirlenmesi sağlanır.
MRI: Manyetik Rezonans Görüntüleme yöntemi olan MR, vücuttaki organların ve yapıların ayrıntılı görüntülerini üretmek için büyük mıknatıslar, radyo frekansları ve bir bilgisayarın birleşiminden faydalanır. Bu görüntüleme aracı, omurilik ve sinirlerde ilişkili herhangi bir anormalliği ortaya çıkarmak için kullanılır.
BT taraması: Bilgisayarlı tomografi, vücudun yatay görüntülerini veya dilimlerini üretmek için X ışınları ve bilgisayar teknolojisinin bir kombinasyonunu kullanan bir görüntüleme testi. Aynı zamanda BT taraması, kemikler, kaslar, yağ ve organlar dahil olmak üzere vücudun herhangi bir bölümünün ayrıntılı ve detaylı görüntülerini içerir. BT taramaları genel olarak X ışınlarından daha ayrıntılı sonuçlar verir.
Enkondrom Tedavisi
Enkondrom (iyi huylu kemik tümörleri) genellikle herhangi bir ağrıya neden olmuyorsa kanserleşme riski olmadığı için tedavi edilmesine gerek yoktur. Sadece tümörün büyüyüp büyümediğini görmek için kemiklerin takibi yapılır.
Tek enkondromun aksine çoklu enkondromlar kemikleri zayıflatabilir ve zamanla kırıklara neden olabilir. Böyle bir durum gerçekleşirse tümörlerin çıkarılması gerekebilir.
Doktor tarafından şu tedavi yöntemleri denenebilir:
Küretaj: Küretaj yönteminde cerrah tarafından tümörler kemiğin kıkırdağından kazınır. Enkondromlar genellikle cerrah tarafından çıkarıldıktan sonra bir daha tekrarlamaz. Eğer enkondromlar kemik kırığına neden olmuşsa cerrah küretajı yapmadan önce kırık iyileşene kadar operasyon için beklenilir.
Kemik grefti: Küretajı gerçekleştiren cerrah tarafından kemiği sabitlemek için kemik boşluğu kemik grefti ile doldurulabilir. Kemik grefti, vücuttaki başka bir kemikten veya bir donörün kemiğinden alınan kemiktir. Bu işlem bazen yapay bir madde ile de yapılabilir.
Enkondrom Hakkında Sık Sorulan Sorular
Enkondrom ne demek?
Enkondrom, kıkırdak tümörleri sınıfına ait olan ve kanserleşme riski olmayan iyi huylu kemik tümörleridir.
Enkondrom kanser midir?
Enkondrom kanser değildir. Kanser olmamasının sebebi, enkondromun iyi huylu bir tümör yapısına sahip olmasıdır. İyi huylu olması da kanserleşme riski taşımaz.
Enkondrom tehlikeli midir?
Enkondromlar çoğunlukla iyi huylu kemik tümörleridir. İyi huylu kıkırdak tümörleri genellikle kemik dokusuna yayılmaz veya dokuyu yok etmez. Bu sebeple nadir olarak tehlikeli bir hal alır.
Enkondrom için hangi doktora gidilir?
Enkondrom teşhis ve tedavisi için Ortopedi bölümü doktorlarından randevu alabilirsiniz.
Memorial Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.
Yayınlanma Tarihi: 13 Kasım 2024