Burun Ameliyatlarında Tampon Korkusuna Son

Memorial Kayseri Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Bölümü uzmanları tamponsuz burun ameliyatlarının hastanın yaşam konforu ve iyileşme süresine etkileri hakkında bilgi verdi.

Sağlıklı olan burundan nefes almak

Burun, solunum sisteminin başlangıç organıdır. Havanın ana girişi burundan olur ve burun, içindeki bazı anatomik yapılar sayesinde havayı ısıtır, filtre eder ve temizleyerek, broşlara ve akciğerlerle gönderir. Oysa ağız solunumunda ortamdaki hava herhangi bir filtreden geçmeden direkt olarak bademciklerle ve boğaz duvarına temas etmektedir. Burnundan nefes alamayan insanlar özellikle uyurken ağız solunumu yaptıkları için sabah ağız kuruluğu ve boğazlarında yanma şikayetiyle uyanmaktadır.

Ağız solunumu hastalık oluşumuna zemin hazırlıyor

Birçok insan ağız yolu ile solunum yaptığından burnundan nefes alamadığının farkında değildir. Özellikle gece uykuda yatar pozisyonda burun tıkanıklığı daha belirgin hale gelen hastalar filtre edilmeyen,  temizlenmeyen ve ısıtılmayan havayı soludukları için  sık tekrarlayan farenjit sorunu yaşamaktadır. Sabahları yorgun uyanma, yeterli oksijen alamama, gece uyku kalitesinin düşük olması nedeniyle ertesi gün uyuklama, iş ve okul başarısızlığı, konsantrasyon eksikliği gibi olumsuz bir tablo ortaya çıkmaktadır. Birçok hasta trafik kazası ya da bir darbe sonrası bir anda burun tıkanıklığı yaşamaz. Gelişimsel düzeyde 12-15 yaşından itibaren burunları eğilmeye başlar ve hasta buna adapte olarak, burnundan nefes ve koku alamadığının farkına varmaz. Ancak ameliyat sonrası bu konforu hisseden hastalar farenjit, bronşit, sık tekrarlayan bademcik enfeksiyonları gibi sorunlardan kurtulmaktadır.

Burun ameliyatlarında tampon tarihe karışıyor

Burun ameliyatlarında günümüzde çok farklı çeşitte yöntemler mevcuttur ve uygulanmaktadır. Burundaki kıkırdak ve kemik düzeyindeki ameliyatlarda genellikle aynı teknikler kullanılmaktadır yani var olan problem ve eğrilik neredeyse, o bölge düzeltilmektedir. Ameliyat sonrası genelde buruna tampon konulmaktadır. Tamponun tercih edilmesinin en önemli nedeni, ameliyat sahasına kan pıhtısı birikerek burnun şişmesi riskinin bulunmasıdır. Ancak özel bir teknik ile yapılan burun ameliyatları sonrası tampon kullanımına gerek kalmamaktadır. Ameliyatta en arkadan öne doğru eriyen dikişlerle hastanın düzeltilen bölgesi sabitlenmektedir. “Septal stapler” denilen özel aletler, tel zımba mantığı ile yara yüzeylerini birbirine iple zımbalar. Ameliyat bitiminde tampon yerine sekiz ayrı noktadan iple zımbalama yapılmaktadır. Bu sayede; tampon uygulamadan tampon etkisi sağlanır ve ameliyat sonrası kanama riski en aza indirilir. Tampon kullanılmadan yapılan ameliyatlarda; gözaltında morarma ya da yanakta şişme gibi sorunlar oluşmadan, hasta ameliyat sonrası dönemini konforlu bir şekilde geçirmektedir.

Tamponla 1 hafta tamponsuz 1 günde iyileşme

Tampon konularak yapılan burun ameliyatlarında tampon, 3 gün ya da en erken 72 saatte alınabilir. Bu süre içinde burun tamamen tıkalıdır, şiş ve ödemli, gözaltlarına kadar morarmış bir şekilde kalır. İçine hava girmesini sağlayan ve kurumasını engelleyen ortası delikli tamponlar da kullanılmaktadır ancak bu da kurumayı ve tıkanmaya engel değildir. Tamponun çıkarılması esnasında hastanın psikolojisi de olumsuz etkilenmektedir. Hasta ameliyat sonrası 1 hafta sonra işine dönebilir. Tamponun, burnun orta hattındaki kıkırdak ve dokularda erimeye neden olabilen bir etkisi de bulunmaktadır. Tampon konulmadan yapılan burun ameliyatları sonrası hasta ameliyat olduğu gün tüm gündelik işlerini yapabilir. Öncelikle burnundan nefes alır ve kaliteli bir uyku uyumaya hemen başlayabilir. Bunun dışında gezebilir, eğlenebilir ve banyo yapabilir. Hastanın burnunda herhangi bir kanama olursa içine çok az miktarda pamuk konulmaktadır ve bunun da hasta açısından herhangi bir sakıncası yoktur. Hastalar herhangi bir sorunları yoksa ameliyat oldukları gün taburcu olabilir.

Memorial Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.