Asbest, ısıya ve korozyona dayanıklı, doğal olarak altı farklı türden oluşan lifli mineraller grubuna verilen addır. Bu özellikleri nedeniyle asbest, yalıtım ve yangına dayanıklı malzemeler, otomotiv frenleri ve duvar panosu gibi ticari ürünlerde kullanılmıştır. Ancak asbeste maruz kalmak insan sağlığı açısından hiç de masum bir durum değildir. Yoğun bir asbest maruziyeti başta akciğere vereceği zarar olmak üzere çeşitli hastalıklara yol açabilir. Bunlara örnek olarak da asbestosis, akciğer kanseri ve kronik akciğer hastalıkları verilebilir.
Asbest Nedir?
Asbest (amyant maddesi), esnek ve lifli özelliklere sahip, beyaz toprak olarak da nitelendirilen bir mineral lif grubudur. Asbest aynı zamanda silikat olarak da bilinir ve amfibolit ya da serpentinit olmak üzere iki farklı gruba ayrılır.
Asbest, kimyasala, ısıya ve ve aşınmaya karşı dayanıklı bir özelliğe sahiptir. Elektriği iletmeyen, yanmayan ve dirençli yapısıyla da gemi, otomotiv, inşaat sektöründe izolasyon materyali olarak sıklıkla kullanılır.
Asbest tüm bu özellikleri sayesinde aranılan bir ham madde olsa da sağlık açısından bazı ciddi tehlikelere de davetiye çıkarır. Bu durumun temelinde maddenin lif şeklinde olan formunun solunduğunda akciğerde birikmesi ve organın dokularını hasara uğratması vardır. Ek olarak lifli yapılar kolay bir şekilde havada yayılabilir ve solunum yoluyla vücuda alınabilir.
Devam eden süreçte akciğerde dejenerasyona bağlı kanser, mezotelyoma, akciğer zarında sıvı birikmesi ve kireçlenmesi, asbestozis gibi hastalıklar ortaya çıkabilir. Bunun yanında asbest liflerine maruz kalındığında bağışıklık sistemi büyük bir çoğunluğu uzaklaştırır. Ancak bu maddeye maruz kalınan süre, yoğunluk ve kişisel durumlar akciğerin olumsuz etkilenmesine de neden olabilir. Bu maddeye maruz kalınmasının tehlikeli bir yanı da etkilerinin 10 ile 50 yıl arasında ortaya çıkabilmesidir.
Asbestin İnsan Sağlığına Zararları Nelerdir?
Asbest başta akciğer olmak üzere diğer organları da hasara uğratacak etkiye sahiptir. Asbestin uzun vadede neden olabileceği hastalıklar asbestozis, akciğer kanser, akciğer zarı kanseri, kronik akciğer hastalıkları ve gastrointestinal hastalıklardır.
Asbest maruziyeti sonrası ortaya çıkabilecek hastalıklar şu şekildedir:
Asbestozis
Abestozis, asbest liflerinin akciğere yerleşerek dokuları hasara uğratması ve dokuların kalınlaşmasına yol açan bir hastalıktır. Akciğerde görülen fibroz zamanla dokularda yara oluşumuna da neden olur. Hastalığın ilerleyişi yavaştır ve ortalama olarak 20 yıl sonra kişide görülebilir. Hastalıkta ortaya çıkan semptomların başında ise nefes darlığı, kuru öksürük, göğüs ağrısı, balgam, parmakların çomaklaşması ve siyanoz gelebilir. Eğer hastalık ilerlerse kişide ciddi kalp problemleri ve solunum yetmezliği gözlemlenebilir.
Akciğer Kanseri
Asbest adı verilen maddeye maruz kalınması uzun vadede akciğer kanseri riskini arttırır. Yapılan çalışmalarda asbestin akciğer kanseri riskinin 5 kat arttırdığı görülür. Sigara kullanımı da kişide varsa kanserleşme riski 50-90 kat arasında dikkat çekebilir. Genellikle akciğer kanseri oluştuğunda ilk evrede belirti vermeden ilerleyebilir. Son evrelerde hastalık tespit edildiğinde ise tedavi şansı düşer.
Kronik Akciğer Hastalıkları
Kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) hastalığının oluşmasına da asbest neden olabilir. KOAH, solunum yolu problemlerinden kalıcı ve tedavisi uzun süreli olan bir hastalıklardandır. Akciğer hücrelerinin iltihaplanmasına bağlı gelişir, hava yollarının tıkanması sonucu da nefes darlığının yaşanmasıyla kendini gösterir. Bu nedenle hastaların büyük bir kısmında öksürükle beraber solunum güçlüğü de görülür.
Gastrointestinal Sorunlar
Asbest maddesi oral yolla alındığında ise mide ve bağırsak sisteminde problemler yaşanabilir. Bu duruma bağlı bağırsaklarda enfeksiyon oluşabilir ve sindirim sistemi organlarının hücrelerinde farklılaşma görülebilir. Solunum yoluna kıyasla bu maddenin ağız yoluyla alınması daha yaygındır ve ciddi sağlık problemleri gözlemlenebilir.
Mesleksel Asbest Maruziyeti
Asbestin hemen hemen tüm sanayi kollarında kullanılması, maddeden kaynaklı sağlık problemlerini gündeme getirir. Bu doğrultuda, ülkemizde 31.12.2010 tarihinde alınan karar doğrultusunda asbest kullanımının yasaklanması kritik bir adımdır. Bu süreçten önce maddenin yıkımında, tadilatında, yıkılmasında ya da kullanımında yer alan kişilerde mesleki maruziyet olduğu bilinir. Maddenin kullanıldığı sektörler arasında ise çimento, inşaat, kimya, kağıt, gemi ve izolasyon endüstrisi dikkat çeker. Özellikle tekstilde ısıya dayanıklı tasarlanan kumaş üretimi, binalarda yanmaya dayanıklı yalıtım materyalleri, arabalarda fren balatası, asfalt yapımı en çok maruziyete neden olan durumlardandır.
Kırsalda Asbest Maruziyeti
Asbestin fonksiyonel özellikleri kırsal yaşamda kullanımının yaygınlaşmasına neden olur. Bu doğrultuda maddenin sıvıya ve ısıya karşı yalıtımının olması evlerin çatı işlerine ya da sıva olarak kullanılmasına elverişli hale getirir. Aynı zamanda yanmaz özelliğe sahip olması ocakların yalıtımında da kullanılmasını sağlar.
Bir toprak olarak kolay bulunması ve taşınabilmesi, ekonomik koşulları desteklediği için yöresel alanlarda kullanımı da fazladır. Hatta geleneksel isimler verilerek farklı yörelerde höllük, aktoprak, çelpek, göktoprak gibi isimleri de alır.
Deprem gibi doğal afetlerde molozlara maruz kalınması, çatının deforme olması ya da ev içi-dışı sıvanın dökülmesi maddenin liflerinin havaya karışmasına sebebiyet verir. Bu süreçte hava yoluyla maddenin solunması da akciğer problemlerine yol açabilir.
Asbestten Korunma Yolları
Asbest maddesinden korunmak adına atılacak ilk adım maddeye maruziyeti engellenmesidir. Buradan hareketle ülkemizde 2010 yılından sonra bu maddenin üretilmesinin ve kullanımının yasaklanması büyük bir adımdır. Diğer bir taraftan 2010 yılı öncesi araba, ocak, makine ya da binalarda bu madde kullanıldığı için temas hala mevcuttur. Bu eski üretimlerden uzak kalınması alınacak önlemlerin başında gelir. Genel olarak korunma yöntemleri de aşağıdaki gibi sıralanabilir:
- Özellikle kırsal alanlarda ev yapımında boya ya da sıva malzemesi olarak madde kullanılabilir, bu maddeyi kullanan kişiler uyarılarak temastan kaçınmaları telkin edilmelidir.
- Aynı zamanda ahır ya da evlerin çatı bölümlerinde su ve sıcaklık yalıtımı için sıkıştırılarak serilen bu maddeyi kullanmamak önemlidir. Burada önemli bir nokta da toprak yapısında olduğu için güneşi almasıyla kuruyarak toz haline gelmesidir. Bu bölgede yaşayan kişilerin maddeyle yakın temasta bulunması, hayvanlara geçmesi ya da araçlara yayılması risk faktörü oluşturur.
- Kentsel dönüşüm ya da yıkılan binaların etrafında oturan kişilerin solunum yoluyla maddeyi vücutlarına alma riski vardır. Bu nedenle bu alanda yaşayan kişilerin uzaklaştırılması önemlidir.
Tüm bu alanlarda çalışma yapan ya da yaşayan kişilerin özel ekipman ve koruyucu kıyafetlerle işlem yapması gerekir. Ayrıca binalarda yalıtım yapılması, molozların özel koruyucularla transferi ve atıkların prosedürler dahilinde imha edilmesi de önemlidir.
Asbest Vücuttan Nasıl Atılır?
Asbestin vücuda alındığında teşhis konulabilmesi için akciğer zarından biyopsi alınabilir. Eğer hastalık teşhisi konulursa kısa sürede akciğerde asbest tedavisi yapılmazsa ölüm tehlikesi oluşabilir. Bu süreçte maddenin tespitiyle beraber uygulanabilecek tedavi yöntemleri aşağıdaki gibi sıralanabilir:
- Akciğer kanseri ya da diğer kanser türleri kişide varsa cerrahi operasyon, radyoterapi ya da kemoterapi uygulanabilir. Eğer kanser 3. ve 4. evre gibi ileri düzeyde ise kişinin yaşam süresi 6-9 ay arasında olduğu ifade edilir. Yapılan tedavilerle yaşam süresi 1-2 yıl daha uzatılabilir. Erken tanıda ise uygulanan tedavilere bağlı hastalığın iyileşmesi söz konusu olabilir. Özellikle akciğer zarı kanseri üzerine yapılan bilimsel gelişmeler, hastalığın tedavisinde umut verici olarak görülür.
- Eğer kişi maddeye maruz kaldığından şüpheleniyorsa doktor kontrolünde akciğer sağlığını koruması için düzenli yürüyüşler yaparak oksijen seviyesini arttırabilir, beslenme şeklinde antioksidanlar tüketebilir ve gargara yaparak balgam oluşumunu azaltabilir. Bu uygulamalar kişinin hayat kalitesini yükseltmede destek sağlar.
Asbest Hakkında Sık Sorulan Sorular
Asbest ne demek?
Asbest, doğal olarak lifli mineraller grubundan meydana gelmesine rağmen toksik ve kanserojen özellikler için bir maddedir.
Asbestozis nedir?
Asbestozis, asbest tozu ve liflerini solumaktan kaynaklanan bir akciğer hastalığı türüdür. Hastalık, akciğerlerde yara izine neden olur ve bu da nefes almayı zorlaştırır. Asbestozis için bir tedavi yoktur ancak semptomları yönetmeye yardımcı olan tedaviler mümkündür. Özellikle inşaat veya imalat gibi belirli endüstrilerde çalışan kişiler hastalığa yakalanma riski daha yüksektir.
Asbest zararlı mı?
Asbest, kanserojen bir maddedir ve akciğerde kronik hastalıklara neden olur. Bu nedenle ülkemizde yasaklanan maddeler arasındadır.
Memorial Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.
Yayınlanma Tarihi: 4 Aralık 2024