Adölesan dönemi, bireyin çocukluktan yetişkinliğe adım attığı, fiziksel, psikolojik ve sosyal birçok değişikliğin yaşandığı kritik bir geçiş aşamasıdır. Bu dönemde yaşanan değişiklikler ve zorluklar, hem ergenler hem de onların aileleri için çeşitli meydan okumaları beraberinde getirebilir. Adölesan dönemini anlamak, bu dönemde yaşanan zorluklarla başa çıkmak ve ergenlerle sağlıklı bir iletişim kurabilmek için çeşitli yöntemler bulunur.
Adölesan Dönemi Nedir?
Adölesan dönemi, 10-19 yaş aralığında olan kişilerin yaşadığı ve çocukluktan yetişkinliğe geçiş yaptığı ergenlik dönemi anlamına gelir. İnsan gelişiminin çok kritik bir aşaması ve sağlığın temellerinin atılması için önemli bir zaman dilimi olan adölesan döneminde ergenler hızlı bir şekilde fiziksel, bilişsel ve psikososyal gelişim yaşarlar. Aynı zamanda bireyler bu dönemde sosyal ilişkilerini geliştirir ve hayatlarında daha fazla sorumluluk almaya başlar.
Bu ergenlik döneminde kız ve erkeklerde değişen metabolik değişimlerle birlikte ciddi anlamda fiziksel gelişim de yaşanır. Adölesan dönemi kişilerin kendisini etkilemesinin yanı sıra ailelerin de bu değişime şahitlik ettiği bir dönemdir. Bu dönemde hem ergen kişiler hem de ebeveynleri için çeşitli meydan okumalar görülür.
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre de adölesan dönemi, '10-19 yaş aralığında ergenlik dönemine verilen isimdir' şeklinde ifade edilir. Çocukluk ile yetişkinlik aralığında geçiş dönemi olarak da belirtilen ergenliğin anlamı için puberte olarak da yanıt verilebilir.
Bu kapsamda, puberte kelimesi de pratikte ergenlik dönemi olarak kabul edilir. Diğer bir yandan, Dünya'da genel olarak bakıldığında %50'lik kesimin genç nüfusa karşılık geldiği vurgulanır, böylece dünya nüfusunun büyük bir oranı adölesan dönemini yaşarlar.
Adölesan Dönemi Belirtileri Nelerdir?
Ergenlik dönemi olarak tanımlanan adölesan dönemde hem kızlar hem de erkeklerde fiziksel, psikolojik ve sosyal değişim ve gelişimler yaşanır. Adölesan dönemin en belirgin fiziksel belirtileri kızlarda meme büyümesi, hormonal değişimlerle birlikte fiziksel gelişim ve adet döngüsünün başlamasıdır. Erkeklerde ise ses kalınlaşması, testislerde büyüme, vücut kıllarında artış ve ciltte sivilce yaygın olarak görülen adölesan döneminin fiziksel belirtileridir. Diğer yandan adölesan dönemde hem kızlarda hem de erkeklerde ortak olarak vücut gelişimine bağlı şekilde boy ve kilo artışı gerçekleşir.
Ayrıca, çocukluktan adölesan döneme geçişte genetik ve çevresel faktörler vücut değişiklerini yakından etkiler. Bu değişiklikler, fiziksel, cinsel ve psikolojik değişimler olmak üzere üç grupta ele alınır.
Adölesan döneminde oluşan fiziksel belirtiler şu şekilde sıralanabilir:
- Kızlarda adet döngüsü başlar, göğüslerde büyüme yaşanır
- Erkeklerde testis büyümesi görülür
- Genital bölgede ve koltuk altı bölümünde kıllanma artar
- Vücut gelişimiyle birlikte hem boy hem de kiloda artış yaşanır
- Ciltte sivilce ve yağlanma oluşur
- Kızlarda sesin tınısı değişir, erkeklerde ise ses kalınlaşır
Adölesan Dönemin Psikolojik ve Duygusal Belirtileri Nelerdir?
Adölesan dönemi, kişi için beyin gelişiminin devam ettiği evreyi ifade eder. Bu açıdan, beynin duygularını şekillendiren, karar vermesini sağlayan ve davranışlardan sorumlu frontal lob gelişim aşamasını devam ettirir. Yetişkinlere göre ergenlerin olaylara karşı farklı tepki vermesinin kaynağında bu durum vardır. Bu süreç bir geçiş dönemini de ifade ettiği için ergen gençler uyum sağlamak adına davranış biçimlerini geliştirir.
Tüm bu aşamada görülen duygusal belirtiler aşağıdaki gibi listelenebilir:
- Duygularda iniş-çıkışlar görülmesi ve genel olarak agresiflik
- Kimlik bulma kaygısıyla kendi içinde çatışmalar yaşanması
- Bireysel değerleri tespit etme süreci
- Aidiyete ve topluma yönelik çatışmalar
- Arkadaşlık ilişkilerine daha fazla önem verilmesi
- Özgüven eksikliğine bağlı olumsuzluklar meydana gelmesi
Adölesan dönemde çocuklar bu belirtileri eksik ve fazla bir şekilde yaşayabilir. Çok önemli bir geçiş aşaması olan ergenlik döneminde çocukta meydana gelebilecek bu değişimleri göz önüne alarak ailelerin çocuklarıyla hassas bir iletişim kurması gerekir.
Ergenlerle Etkili İletişim Kurma Yöntemleri
Ebeveynlerin bu dönemde ergen çocuklarında gelişebilecek değişimler hakkında bilgi sahibi olması önemlidir. Öncelikle, anne ve babanın çocuğunun kimlik ve benlik oluşturma döneminde olduğunu bilmelidir. Bu süreçte, daha önce gösterdiği uyumlu davranışların aksine zıt bir şekilde tutum geliştireceğini düşünmelidir. Ebeveyn ile ergen çocuğu arasında iletişim dili kendi çerçevesi içinde özeldir. Bu anlamda; tutum ve davranışlar aşağıdaki gibi şekillenebilir:
- Ebeveynler stres ve kaygı gibi durumlarını kontrol ederek çocuklarına negatif duygularını göstermemesi gerekir.
- Anne-baba çocuğunun arkasında olduğunu hissettirecek davranışları göstermelidir.
- Anne-baba çocuğuna desteğini; olaylar karşında suçlama ve yargılama yapmadan karşılıklı diyalog geliştirmeleri en iyi iletişim dilidir.
- Ebeveynler, çocuklarıyla geliştirdiği konuşma hukuku sayesinde çocuğu tarafından kabullenme ihtiyacını karşılar.
- Öfke patlamaları sırasında ebeveynlerin geliştireceği iletişim dili ortamdan uzaklaşarak sessizlikle gerçekleşebilir.
- Ebeveynler çocuğunu öfkelendiren durumları tespit ederek empati kurarak yaklaşımda bulunmaları problemin çözümü olabilir.
Adölesan Döneminde Aileye Öneriler
Adölesan döneminde, ergenler sağlıklı yaşam sınırlarını aşabilir. Aileler de bu geçiş sürecinde çocuğuyla bağı koparmadan ilişki kurması önerilir. Özellikle, ergenlerin davranışlarının şiddeti ve sınırı belirsiz olabilir. Bu sebeple, kısıtlayıcı ifadeler kullanmak yerine sınırlayıcı ifadeler kullanmak ebeveynler açısından doğru bir yönelimdir. Ayrıca, dış etkilerden çocuğu korumak adına ebeveynin gözlemci olması önemlidir. Ek olarak, ergenin adölesan döneminde risk içerikli maddelere karşı çocuğu kollamak, şiddete eğilimi arttırabilecek içeriklerden uzak tutmak, dengeli beslenmesini sağlamak ve spora teşvik etmek anne-babanın görevleri arasındadır.
Adölesan Dönemi Hastalık Çeşitleri Nelerdir?
Adölesan döneminde fiziksel ve psikolojik bazı hastalıklar meydana çıkabilir. Erken ergenlik dönemi olarak bilinen hadiselerde hormonal ve fiziksel değişimlerin küçük yaşlarda yaşanması bazı fiziki problemleri beraberinde getirebilir. Boy kısalığı, zeka geriliği, saç dökülmesi, aşırı kıllanma, obezite, yüz hatlarında orantısız görünüm, yağ ve kas dengesinde bozukluk ve kısırlık adölesan döneminin olası hastalıkları arasındadır.
Diğer bir taraftan adölesan dönemdeki psikolojik problemler arasında intihara eğilim, depresyon, karşıt gelme ve davranış bozuklukları, kusma hastalığı, yeme bozukluğu, obsesif kompulsif bozukluk, bağımlılıklara yatkınlık ve şiddete eğilim yer alır.
Adölesan Dönemi Tanısı Nasıl Konulur?
Psikolojik ve fiziksel değişimler aile tarafından takip edilerek öngörülebilir. Sonrasında alanında uzman bir doktora başvurularak çocuğun belirtileri ve hastalık geçmişi gözden geçirilir. Uzmanın fiziksel muayenesiyle beraber tıbbi görüntüleme yöntemleri ve kan testleri ile teşhisi destekleyebilir.
Adölesan Dönemi Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Adölesan döneminde hastalığın teşhisine göre tedavi yöntemleri uzman tarafından tavsiye edilir. Sivilce problemi için kişisel temizlik ve ilaç kullanımı, obezite için sağlıklı beslenme, boy kısalığı ve gelişim geriliği için ilaçlar ve takviye edici gıdalar önerilebilir. Psikolojik problemlerde ise psikolog ve psikiyatr eşliğinde ilaçlar, psikoterapi ya da aile tutumu önem kazanır.
Adölesan Dönemi Hakkında Sık Sorulan Sorular
Adölesan dönemi ne demek?
Adölesan dönemi, 10-19 yaş aralığını kapsayan ergenlik dönemi olarak tanımlanır.
Adölesan dönemi ne zaman başlar ve biter?
Adölesan dönemi, geniş bir zaman diliminde 10-19 yaş arasını kapsar ve değişimler bu dönemde gerçekleşir.
Adölesan döneminde yaşanan duygusal dalgalanmalar nasıl yönetilir?
Ailenin kabullenişiyle beraber sakinlik içinde ergenin davranışlarına çözüm bularak geçirilebilir. Adölesan döneminde değişimin normal kabul edilip sınırları aşmadığı taktirde çocuğa özgürlük alanı tanınabilir.
Ergenlerde riskli davranışların önüne nasıl geçilir?
Ebeveynlerin emredici sözler ve yasaklar yerine konuşarak iletişim dilini çocuğuyla güçlendirmelidir.
Ergenlerle nasıl daha etkili iletişim kurulur?
Onu anladığını gerçek anlamda göstermek, empati kurmak ve arkasında durduğunu hissettirmek en iyi iletişim yoludur.
Memorial Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.
Güncelleme Tarihi : 20 Aralık 2023
Yayınlanma Tarihi: 3 Kasım 2023