Anne Karnında Ayrıldığı Plasenta İkizinin Adını Yaşatıyor

11 yıllık evli Özlem-Erkan Eren çifti, normal yollardan çocuk sahibi olmayınca 6 kez tüp bebek denemesi yaptı ancak başarılı olamadı. Son denemelerinde ikiz bebeklerini anne karnındayken kaybeden çift, 7. uygulamada yine ikiz bebek beklerken benzerine az rastlanan bir durumla karşı karşıya kaldı. Bebekler aynı plasentayı paylaşmaktaydı ve ortak damarlar yüzünden hayati riskleri çok büyüktü. Eren çifti, bu kez bebeklerini kucaklarına sağlıkla almak için yaptıkları araştırmalar sonucunda Memorial Şişli Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’ne başvurdu. Op. Dr. Cihangir Yılanlıoğlu ve Op. Dr. Altuğ Semiz tarafından gerçekleştirilen başarılı bir operasyonla bebekler arasındaki geçiş bloke edildi. Oğuz bebek sağlıkla dünyaya gelerek kardeşi Kağan’ın da adını aldı ve ailesinin mutluluk kaynağı oldu.

AİLENİN ONAYI İLE İKİZLERDEN BİRİSİNİN KORDONUNU BLOKE EDİLDİ

Op. Dr. Yılanlıoğlu bu durumun “İkizden ikize transfüzyon sendromu (TTS) olarak adlandırıldığını belirterek, “Bebeklerden biri plasentadaki ortak damarlar yoluyla diğerine kendi kanından vermekteydi. Kanı alan bebek gelişiyor, diğeri ise büyüyemiyor ve küçük kalıyordu. İkizden ikize transfüzyon sendromu (TTS) olarak adlandırılan bu durumda gelişemeyen bebek bir süre sonra anne karnında hayatını kaybediyor. İkiz kardeşlerden birisinin hayatını kaybetmesi ile bu defa diğerinin kan basıncı düşüyor. Bu o bebeğin de ölümüne veya beyin özürlü olmasına yol açıyor. Bebek önce yaşadığı görülse de, zarar gördüğü çok geç hatta doğumdan sonra anlaşılabiliyor. Tek çözüm ikizlerin arasındaki ortak damarı lazerle ayırarak birbirlerine kan geçişinin engellenmesiydi. Ancak hastamızın ikiz bebeklerine bu işlemin yapılması başka merkezlerde teknik sebeplerle mümkün görülmemişti” dedi.

Op. Dr. Yılanlıoğlu, operasyonun detayları hakkında şu bilgileri verdi: “Zayıf kalan ve ileriki dönemde hayatını kaybedeceği bilinen bebeğin kordonunun bloke edilerek daha güçlü olan bebeğin kurtarılması için Ultrason altında “Bipolar Koter” adı verilen bir koterle işlemi yaptık. Ultrasonla bunu takip ederek küçük olanın yani kan veren bebeğin göbek kordonunu tutarak bloke ettik. Bütün bağlantı orada kapatıldı. Ailenin de onayı ile bir bebeğin sağlıkla dünyaya gelmesi sağlandı. 31’inci haftada bebek 2 bin 60 gram olarak dünyaya geldi. Oğuz Kağan bebek şimdi hiç bir sıkıntı yaşamadan sağlıklı bir şekilde büyüyor”

SAĞLIK BAKANLIĞI’NA CİHANGİR YILANLIOĞLU İÇİN TEŞEKKÜR MAİLİ İLETTİK

Bebek sahibi olmayı çok isteyen Eren çifti ise yaşadıkları süreci şu sözlerle ifade etti: “Daha önce de ikiz bebeklerimizi kaybettiğimiz için bu konuda çok hassasız. Bebeklerimizin bu özel durumu konusunda başka merkezlerde tedavinin zorluğu bize anlatıldı. Yine tatsız bir sonuç alacağımızı düşünerek, Cihangir Bey’in de bu konudaki bilgi ve deneyimine güvenerek muayeneye geldik. İşlemlere başladıktan sonra doktorlarımız ve hemşirelerimiz bizimle yakından ilgilendi. Tedavi sürecinde de bizi en doğru şekilde bilgilendirip yönlendirerek bebeğimizi sağlıklı bir şekilde kucağımıza almamızı sağladılar. Bu dönemde sevinç ve hüznü bir arada yaşadık. Gönül isterdi ki ikisine birden kavuşalım ama birini bile kucağımıza sağlıkla almak bizim için çok kıymetli. İkizlerimizin birisine Oğuz, birisine Kağan ismini vermek istiyorduk. Ancak birini kaybedince oğlumuza ikiz kardeşinin de ismini yaşatmak için Oğuz Kağan ismini verdik. Tedavi sürecinde başka hastanelerde bizim sorunumuza benzer sıkıntılar yaşayan ailelerle tanışmıştık. Biz şimdi tüm ailelere Cihangir Hoca’yı tavsiye ediyoruz. Ayrıca bu durumu Sağlık Bakanlığı’na da bildirdik. Op. Dr. Cihangir Yılanlıoğlu’nun yaptığı bu başarılı işlem nedeni ile bir teşekkür yazısı yazdık. Bu önemli uygulamayı herkesin öğrenmesini ve bizimle aynı durumda olan ailelere bu olayın ışık olmasını diliyoruz”