Adana’da yaşayan 23 yaşındaki üniversite öğrencisi İkbal Cengiz’in hayatı önce geçtiğimiz sene meydana gelen büyük depremle ardından da yaşadığı hastalıkla tamamen değişti.
Edebiyat fakültesinde okuyan İkbal, depremden bir süre sonra nefes darlığı, kalp çarpıntısı gibi şikayetler yaşadı. Doktora her gittiğinde, “Depremzedesin, fazla kilon da var, psikolojiktir, geçer” denildi ve genç kız psikiyatri ilaçlarına başlatıldı. Ancak artık yürüyemeyip tekerlekli sandalyeye mahkum olduktan sonra akciğer hipertansiyonu ve kalp yetmezliği teşhisi konuldu. Memorial Ataşehir Hastanesi Göğüs Cerrahisi Bölümü’nden Prof. Dr. Bedrettin Yıldızeli ve ekibi tarafından ameliyat edilen Cengiz hem kalp yetmezliğinden hem de solunum sıkıntısından kurtuldu ve “Artık koşuya bile çıkabilirim” diyor.
“Psikiyatri ilaçları alıyordum ve tekerlekli sandalyeye mahkum oldum”
Edebiyat Fakültesi öğrencisi İkbal Cengiz 6 şubat depremini ailesi ile Adana Kozan’da yaşadı. Psikolojik olarak da oldukça sarsılan İkbal ilk olarak kalbinde ağrı hissetti ve daha sonra da nefes almakta güçlük çekti ve zaman zaman da kalbinin sesini yüksek sesle duymaya başladı. Şikayetlerinden kurtulmak için doktor doktor gezdi ancak İkbal’e kalbinin çok sağlam olduğu, psikolojisi bozulduğu için ve fazla kiloları nedeniyle bunları yaşadığı söylendi. İkbal yaşadığı bu zor günleri şu sözlerle anlatıyor. “Ben de artık bu durumun psikolojik olduğuna inandım ve ilaç kullanmaya başladım. Diyet yapıyordum ve sigarayı da azalttım ancak şikayetlerim gün geçtikçe artıyordu. Yürüyemiyordum ve okula da gidemediğim için okulumu dondurmak zorunda kaldım. 1 adım atsam ikinciyi atamıyordum ve bu genç yaşımda tekerlekli sandalyeye mahkum olmuştum. Bir de kalp yetmezliği beni adım adım ölüme götürüyormuş, haberim yokmuş.”
“Dağ bayır gezmek istiyorum”
İkbal, hayatının kendisine akciğer hipertansiyonu tanısı konulması ile değiştiğini belirterek, “Bir doktor kalbin sağ tarafı büyümüş ve pulmoner hipertansiyon başlamış dedi. Şikayetlerim geçmiyordu ve artık delirdiğimi düşünüyordum. Teşhisim konulduğunda mutluluktan ağladım. Ailem hastalığımı duyunca çok üzüldü ama ben seviniyordum. Bu konuda iyi bir doktor araştırırken tavsiye üzerine Memorial Prof. Dr. Bedrettin Yıldızeli’ne ulaştım. Bana çok özel bir işlem uygulandı. Ameliyatın ertesi günü yürümeye başladım, nefesim açıldı. Şimdi durmadan yürümek konuşmak istiyorum. Bundan sonraki hedefim okulumu bitirip öğretmen olmak, bol bol doğada gezmeyi de planlıyorum. Sağlıklı bir şekilde nefes almak, yürüyebilmek o kadar önemli şeylermiş ki.” ifadelerini kullandı.
“Akciğer hipertansiyonu hastaları öksüz hastalar olarak bilinir”
Ameliyatı gerçekleştiren Prof. Dr. Bedrettin Yıldızeli akciğer hipertansiyonu hastalarının teşhis konulamadığı için doktor doktor gezdiğini ve bu hasta grubunun genellikle öksüz hastalar olarak adlandırıldığını belirterek tedavi süreci ile ilgili şu bilgileri verdi: “İkbal bize geldiğinde nefes alamıyordu ve yürüyemez hale gelmişti. Hastamızda akciğer damarlarında pıhtıya bağlı pulmoner hipertansiyon dediğimiz akciğer tansiyonu hastalığı vardı. Bu hastalığın tedavisi uygun hastalarda cerrahidir. Pulmoner endarterektomi adı verilen çok özel bir işlem uyguladık. Her iki akciğer damarında bulunan 20 tane dal tek tek temizlenerek kalpten akciğerlere giden kirli kanın oksijenlenmesi sağlandı. Pulmoner hipertansiyonu ameliyattan önce 100 iken 20’lere düştü ve normal hale geldi. Kalp yetmezliğinden ve solunum sıkıntısından kurtuldu. Şimdi hayatını sağlıklı bir şekilde devam ettirecek." dedi.
Hareketle gelen göğüs ağrısı ve nefes darlığına dikkat
Yıldızeli, hastaları akciğer hipertansiyonu konusunda da şöyle uyardı: “Eforla gelen nefes darlığı ve göğüs ağrısı kalp ve akciğer hastalıklarında sık görülen şikayetlerdir ve bizim burada hastalarımıza söylediğimiz en önemli nokta şudur; eforla gelen ve açıklanamayan nefes darlığınız varsa akciğerde emboli ve buna bağlı kalp yetmezliği olabilir. Hastalara yapılan tetkiklerde genellikle sol kalbe bakılır, kalp normal görünebilir ama bu hastalıkta sağ kalp yetmezliği gelişir, bu durum maalesef atlanmaktadır. Şikayetleriniz geçmiyorsa bu konuda uzman bir doktora danışmanız önemlidir."